"سأذهب وأرى" - Translation from Arabic to Turkish

• Gidip

İzin verirseniz Gidip Bay Tuttle'ın yardıma ihtiyacı var mı diye bakayım.
إذا سمحتي لي .. أعتقد أني سأذهب وأرى ماإذا كان السيد توتل يحتاج لمساعدة

Gidip, giyebileceğin bir şey var mı bir bakayım.
سأذهب وأرى إذا يمكن أن أجد شيء لك لترتديه

-Sakin ol. -Ben Gidip bakayım.
لا,لا ,لاتقفزى الى الاستنتاجات سأذهب وأرى

Gidip bağlantı kutusuna bakayım. Sigortalar eski.
أنا سأذهب وأرى صندوق الأسلاك، وأنت تفقد القاطع الكهربائي القديم.

Ben Gidip bir bağlantı arayacağım. Sen de güreş takımıyla görüşmelerini bitir.
سأذهب وأرى إن ما كان هناك علاقة واكملي أنتِ التحقيق مع فريق المصارعة

Öğleden sonra Gidip Bay Travis ile görüşeceğim.
سأذهب وأرى السيد "ترافيس" بعد ظهر هذا اليوم

Tekrar olmak üzere, eğer sakıncası yoksa Gidip biraz klozeti ağlatacağım.
... سيحدث هذا مُجددًا سأذهب وأرى إن كان بمقدورنا .حمامنا تلقّي بعض الكدمات

Gidip bu kahpeyi ayartmaya çalışacağım.
سأذهب وأرى إن كنت سأثير هذه العاهرة

Ben Gidip bir gelişme var mı diye soracağım.
أتعلمين ماذا؟ سأذهب وأرى ما الجديد.

Gidip yedek tekerlek bulabilecek miyim bakayım!
سأذهب وأرى إن كان بإمكاني إيجاد سيّارة.

Gidip Hana'yı göreceğim.
سأذهب وأرى هــانــا

Gidip şu ilahiyatçı olan arkadaşını göreceğim,
سأذهب وأرى صديقك

Gidip bir bakayım.
أنا سأذهب وأرى بنفسي

Gidip bunun ne olduğuna bakacağım Bayan.
سيدتي ... سأذهب وأرى ماذا يكون ذلك

Gidip Lanie'ye bakayım bir şeyler bulmuş mu diye.
سأذهب وأرى (لايني) وأرى إذا كانت قد وجدت شيئاً

Pekâlâ, Elspeth'in yardıma ihtiyacı var mı Gidip bir bakacağım.
صحيح، حسناً، سأذهب وأرى إن كانت (اليزابيث) تريد المساعدة

Gidip Rosemary'in hazır olup olmadığına bakacağım.
سأذهب وأرى إذا (روزماري) مستعدة

-Bul o zaman. -Bekle burada, Gidip bir bakayım.
سأذهب وأرى

Gidip bir bakayım.
سأذهب وأرى

Gidip bakacağım.
سأذهب وأرى