"سأصحبه" - Translation from Arabic to Turkish

    • Onu
        
    • götüreceğim
        
    Ricky'e söz verdim. 5 yaşına gelince, Onu Hindistan'a götüreceğim. Open Subtitles لقد وعدت ريكي بأنى سأصحبه إلى الهند عندما يبلغ الخامسة
    Worcester Merkezi'nde Star Trek kongresi. Bu iyi olmadı. Walter'a Onu götüreceğimi söylemiştim. Open Subtitles مؤتمر (ستار تريك) بمركز (وورسيستر)، هذا لا يبشّر بخير، أخبرت (والتر) أنّي سأصحبه.
    Onu okuldan alacağım. Open Subtitles لا. أنا سأصحبه للمدرسة، إتفقنا؟
    Oraya kimi götüreceğim? Open Subtitles من سأصحبه إلى هناك؟
    Ben Onu eve götüreceğim. Open Subtitles سأصحبه إلى المنزل
    Bitkin düştü. Onu yatağına götüreyim. Open Subtitles سأصحبه إلى فراشة
    Onu yukarı götüreyim. Hayır, Bay Baines. Çocuktan uzak durmanız daha iyi olur. Open Subtitles ـ سأصحبه لأعلى ـ لا ، سيد (بينز) ، من الأفضل أن تبتعد عن الطفل
    Onu ve Belle'i alacağım ve kasabadan ayrılacağım. Open Subtitles سأصحبه وأصحب (بِل) وأترك هذه البلدة لتلاقي مصيرها
    Onu ve Belle'i alacağım ve kasabadan ayrılacağım. Open Subtitles سأصحبه وأصحب (بِل) وأترك هذه البلدة لتلاقي مصيرها
    - Ben Onu indiririm, sen burada kal. Open Subtitles ـ سأصحبه إلى الأسفل .
    Onu geçireyim. Open Subtitles سأصحبه للخارج
    Onu bana bırakabilirsin. Open Subtitles سأصحبه لأجلك
    Ben Onu yolcu edeyim. Open Subtitles سأصحبه للخارج.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more