Ama hayatta yapacağım son şey olsa bile Bunu düzelteceğim. | Open Subtitles | لكنني سأصلح هذا لو كان آخر شيء أفعله أبداً |
Bunu düzelteceğim. - Kararları ben vereceğim. | Open Subtitles | أنا سأصلح هذا أنا من سيصنع القرار |
Bunu düzelteceğim. | Open Subtitles | سأصلح هذا سأصلح هذا |
Bunu düzelteceğim. | Open Subtitles | سأصلح هذا سأصلح هذا |
Ön camın çatlamış, onu da tamir edeceğim. | Open Subtitles | سأصلح هذا الحاجب الزجاجي أيضا لأنني أراه مكسوراً |
Bunu düzelteceğim. | Open Subtitles | سأصلح هذا الأمر |
Bunu düzelteceğim. | Open Subtitles | سأصلح هذا الأمر |
Şey, Bunu düzelteceğim. | Open Subtitles | حسناً ، أنا سأصلح هذا ، سأعيد لـ(كينيث) نقوده و من أجلك.. |
Bunu düzelteceğim. | Open Subtitles | سأصلح هذا الوضع |
Bunu düzelteceğim. Rozetini geri al. | Open Subtitles | سأصلح هذا - إسترجع شارتك مجدداً - |
Amy Pond, Bunu düzelteceğim. Bir Arayüzden öğrendiğini söyledin. Onunla konuşabilir miyim? | Open Subtitles | (ايمي بوند)، سأصلح هذا لقد قلتِ بأنكِ قد تعلمتِ من "واجهة" هل يمكنني التحدث معها ؟ |
- Merak etme, Bunu düzelteceğim. | Open Subtitles | لا تقلقي سأصلح هذا |
Bebeğim Bunu düzelteceğim. | Open Subtitles | حبيبتى سأصلح هذا |
Bunu düzelteceğim. Günaydın, Zoe. | Open Subtitles | سأصلح هذا صباح الخير زوي |
Bunu düzelteceğim. Flora, benimle kal. Benimle kal! | Open Subtitles | سأصلح هذا فلورا فلتبقي معي |
İnan bana Bunu düzelteceğim. | Open Subtitles | ! يجب أن تصدقي سأصلح هذا الأمر |
- Bunu düzelteceğim. - İyiyim ben. | Open Subtitles | ـ سأصلح هذا ـ أنا بخير |
ve Bunu düzelteceğim. | Open Subtitles | سأصلح هذا |
- Bunu düzelteceğim. | Open Subtitles | سأصلح هذا |
Bunu tamir edeceğim. | Open Subtitles | سأصلح هذا من أجلكِ. |
Bir gün bu kapıyı tamir edeceğim. | Open Subtitles | سأصلح هذا الباب يوماً ما |