Ama, öteki dairemde, gerçek bir lağım faresiyle yaşayacağım için, sen kazandın. | Open Subtitles | لكن فى شقتى الأخرى سأعيش مع فأر بالوعة حقيقى لذا موافقة |
Ayrılırsanız ben babamla yaşayacağım. | Open Subtitles | لو انقسمتم يا رفاق, سأعيش مع أبي |
Yer altındaki ninemle yaşayacağım.. | Open Subtitles | سأعيش مع جدتي تحت الأرض |
Hayatımın kalan kısmında, bu trajediyle ve bu trajedilerle yaşayacağımı biliyorum. | TED | أنا أعلم أنني سأعيش مع هذه المأساة، مع هذه المآسي المتعددة، في ما تبقى من حياتي. |
Beni sevdiğini ama yeni babamla yaşayacağımı söylemişti. | Open Subtitles | أنها أحبّتني وأنني سأعيش مع والدي الجديد |
Hayatımın geri kalanında bununla yaşayacağım ama. | Open Subtitles | لكن سأعيش مع هذا... بقيّة حياتي. |
Annemle mi yaşayacağım? | Open Subtitles | هل سأعيش مع أمي؟ |
Princeton'da Gregory ile birlikte yaşayacağım. | Open Subtitles | سأعيش مع (غريغوري) في (برينستون). |
Amcayla yaşayacağım. | Open Subtitles | سأعيش مع أجوشي( كيم دو جين. ) |
10 yıl önce biriyle beraber yaşayacağımı ve tatlı bir kız çocuğu yetiştireceğimi söyleseydin hadi oradan be, derdim. | Open Subtitles | ... وإليكَ هذا الشيء إذا أخبرتـني بذلك قبل 10 سنوات أنني سأعيش مع شخص أخر |
Bununla nasıl yaşayacağımı bilmiyorum. | Open Subtitles | لا أعرف كيف سأعيش مع هذا |