Binlerce küçük parçaya ayrıldığında eminim ki seni çok özleyeceğim. | Open Subtitles | أنا متأكد من أننى سأفتقدك عندما تتفتت إلى ألف قطعة |
Seni özleyeceğim Eliza. O aptal fikirlerinden bir şeyler öğrendim. | Open Subtitles | سأفتقدك " إليزا " لقد تعلمت شيئا من أفكارك الغبية |
İzin verirseniz eğer... Ben de sizi özleyeceğim, Binbaşım. Bir asker olarak. | Open Subtitles | إن سمحت لي بالقول، فإني أنا أيضاً سأفتقدك يا سيدي |
Sen özel birisin Walter ve seni çok özleyeceğim. | Open Subtitles | أنت شخص مميز يا والتر و أنا سأفتقدك كثيرا |
Sadece şehrin dışına taşınıyorsun ama seni gerçekten özleyeceğim. | Open Subtitles | أعرف أنك ستظل بالمدينة و لكنني سأفتقدك بالفعل |
Çılgınca geldiğini biliyorum ama gerçekten seni özleyeceğim. | Open Subtitles | أعرف أنها يبدو جنونياً ولكني في الحقيقة سأفتقدك |
Beni özledin demek. Babam seni burada bulacak olursa asıl ben seni özleyeceğim. | Open Subtitles | أفتقدتني، أنا سأفتقدك عندما يعلم أبي أنك هنا |
Yani şey bilirsin, seni özleyeceğim | Open Subtitles | كل ما سينقصني كما تَعْرفُين هو إنني سأفتقدك |
Söylemekten nefret ediyorum ama, New York'a döndüğünde, seni özleyeceğim. | Open Subtitles | اكره الاعتراف بذلك .. لكنني سأفتقدك عندما تذهبي الى نيويورك متى ستعودين من نيويورك |
Seni özleyeceğim dostum ama bu adadan gitmem lazım. | Open Subtitles | سأفتقدك يا صاح، ولكن عليّ الفرار من هذه الجزيرة |
Eski bir gelenektir. Bu gece seni özleyeceğim. Benden önce kaç kişiyi sevdin? | Open Subtitles | هذه طقوس قديمة سأفتقدك الليلة كم عدد الذين أحببتهم من قبلى ؟ |
Sanırım en çok seni özleyeceğim, komik yaşlı sahtekar. | Open Subtitles | أعتقد أنني سأفتقدك أكثر من الجميع أيها المحتال العجوز السخيف |
Sanırım çoğunuzu özleyeceğim, Scarecrow. | Open Subtitles | وأعتقد أنني سأفتقدك أكثر منهم .. أيها الفزاعة |
Ben de seni özleyeceğim, Tanya. Eşi görülmemiş birisin. | Open Subtitles | و أنا سأفتقدك كذلك , تانيا أنك فريدة من نوعك |
Evet, eğer başarabilirsem, eminim ki California'dayken seni özleyeceğim. | Open Subtitles | ،أجل، إذا حصلت عليها فالأكيد أنني سأفتقدك |
O yüzden giderken seni özleyeceğim. | Open Subtitles | وأن متجه إلى عملية لذا سأفتقدك عندما أغادر |
- Seni özleyeceğim evlât. - Ben de seni özleyeceğim baba. | Open Subtitles | ـ سأفتقدك يا ابني ـ سأفتقدك ايضاً يا ابي |
Bebeğim, küçük bebeğim. Gece ve gündüz seni özleyeceğim. | Open Subtitles | طفلي، يا طفلي الصغير سأفتقدك نهاراً وليلاً |
ama ayrılıyor olduğunu duydum ve buraya gelip sana, benim hayatımda ne kadar önemli bir insan olduğunu ve seni özleyeceğimi söylemeliydim. | TED | ولكني علمت أنك سترحل، فقررت ان أتي و أخبرك أنك كنت رجلا مهما للغاية في حياتي ، وأني سأفتقدك. |
Yatağa uzanıp, "Schmira'yı özledim" diyeceğimi mi sanıyosun? | Open Subtitles | هل تعتقد انى سأتمدد فى سيريرى واقول انى سأفتقدك |
Seni özleyeceğiz. Bunları almanı istiyorum. 10 numaralı kulübede Seni özleyeceğiz dostum. | Open Subtitles | حسناً , سنفتقدك أريدك ان تحظ بهذا سأفتقدك بالكوخ رقم 10 أنت اسكرتنى |
özleyeceğim seni, Barry Allen. Ben de seni özleyeceğim, Kara Danvers. | Open Subtitles | (سأفتقدك يا (باري ألان - (سأفتقدك أيضًا يا (كارا دانفيرس - |
Artı, şimdi gidersen seni özlerim. | Open Subtitles | كما لو أنك رحلت الآن سأفتقدك بَعض الشَّيْء |
iste oldu. Çok uzun, grup arkadasi. Seni özleyecegim. | Open Subtitles | ها نحن ذا، إلى اللقاء أيها الصديق سأفتقدك |
- Tüm gün seni özlüyorum. - Ben de seni. | Open Subtitles | سأفتقدك طوال اليوم انا ايضا سأفتقدك |