"سأقضي بقية" - Translation from Arabic to Turkish

• geri kalanını

Hayatımın geri kalanını bu bebekle geçireceğim diye düşünüyorum, tamam mı?
أنا أفكر أني سأقضي بقية حياتي مع هذه الجميلة , حسنا

Sen hayalinin peşindeyken ben hayatımın geri kalanını reklamcılıkla harcayacağım.
سوف تلاحق أحلامك بينما سأقضي بقية حياتي أعمل في الإعلان

Ve o an karar verdim ki ben yaşamımın geri kalanını onların imkanlarının iyileştirmek için elimden gelenleri yaparak harcamalıyım.
فقد قررت في تلك اللحظة بأنني سأقضي بقية عمري أفعل ما بوسعي لتعزيز فرص نجاحهم.

Tamamen yalnız, kendi bedenime hapsolmuş şekilde hayatımın geri kalanını geçirecek olduğum acı gerçeği beni sarsmıştı.
صٌدمت بالحقيقة القاسية بأنني سأقضي بقية حياتي عالقاُ داخل نفسي . وحيد تماماً.

Söylediğine göre hayatımın geri kalanını burada Vork Benç'te geçirecekmişim.
إنه يقول أننى سأقضي بقية حياتى فى المتجر

Hayatımızın geri kalanını plaka yapmakla geçirebiliriz.
وبعد ذلك سأقضي بقية حياتي أصنع لوحات رخص السيارات

Hayatımın geri kalanını devasa plastik bir balonun içinde geçireceğim gerçeğinden beni korumaya çalışıyorsunuz.
أنتم يا أصدقاء تحاولون حمايتي من حقيقة أنَني سأقضي بقية حياتي

Eee, hani hayatımın geri kalanını rahatça yaşayabilecektim?
اذاً سأقضي بقية حياتي اللعينة أترقب التهديد ؟

Hayatımın geri kalanını örgü örerek geçireceğim. Planım bu.
لذا، سأقضي بقية حياتيّ أنسج الملابس، هذه هي خطتيّ.

Hayatımın geri kalanını taksit ödeyerek geçireceğim.
أتخيل أني سأقضي بقية حياتي بدفع الأقساط.

Hayatımın geri kalanını turuncu tulumla geçirme riskim varken benim de söz hakkım var.
وربما سأقضي بقية حياتي في بدلة السجن البرتقاليه , اعتقد بأن هذا ما سأحصل عليه في النهاية

Hayatımın geri kalanını onunla geçireceğimi düşünüyordum ve birden bire gitmişti.
أعتقدت بأنني سأقضي بقية حياتي برفقته و فجأة أختفى

Hayatımın geri kalanını gözetimde geçiririm.
سأقضي بقية حياتي في الحبس الانفرد

Tric'e gideriz. Ama günün geri kalanını diğer sevgilimle geçireceğim.
لكنني سأقضي بقية اليوم مع حبيبي الآخر.

Ve hayatımın geri kalanını onu özleyerek geçireceğim.
و سأقضي. بقية حياتي مشتاق إليه.

Kendime dedim ki, "Hayatımın geri kalanını bu kadınla geçireceğim."
قلت لنفسي، "سأقضي بقية حياتي مع تلك المرأة."

Ömrümün geri kalanını burada 1 km'lik çelikten dünyada geçirebilirim.
وربما سأقضي بقية حياتي هنا في عالم من الحديد، بطول ألف متر!

Hayatımın geri kalanını insanları ürküten bir surat ile geçireceğim.
سأقضي بقية حياتي

Hayatımın geri kalanını tek başıma orda geçirmek istiyorum.
هناك سأقضي بقية أيامي

Hayatımın geri kalanını onunla geçireceğim.
سأقضي بقية حياتي معه.