Eğer Boston'da olsaydım endişe ederdim. Maçı sattılar mı acaba diye endişelenirdim. | Open Subtitles | لو كنت في بوسطن ، كنت سأقلق من أنهم سيدعون اللعبة |
O adam olsaydım, benim yapabileceklerim için endişelenirdim. | Open Subtitles | لو أنني مكان هذا الشخص سأقلق بشأن ما يمكنني عمله |
Siz şu savaşçılar için endişelenin! Ben kule için endişeleneceğim. | Open Subtitles | تقلق على هؤلاء المقاتلون انا سأقلق على البرج |
Kapak olsun sana gelecek! Senin için sonra endişeleneceğim. | Open Subtitles | إبتلع هذه أيها المستقبل سأقلق بشأنك لاحقا |
Tamam, eğer midye çorbası istersem o zaman endişelenirim. | Open Subtitles | حسنا سأقلق بخصوص هذا اذا طلبت حساء الحلزون |
Seni iyi bir okula gönderemeyeceğimden endişeleniyorum. | Open Subtitles | انا هكذا كل يوم سأقلق عليك مالم ادخلك مدرسة جيدة |
Yerinde olsam, daha çok bizim yapacaklarımızdan endişelenirdim, dostum. | Open Subtitles | سأقلق بشأنك أكثر بما سنفعله نحن بك، يا رجل |
Eğer ben onun ailesi olsaydım, üzerinde olan baskıdan biraz endişelenirdim ki o daha büyüme çağında bir çocuk. | Open Subtitles | لو كنتُ أنا أبوها سأقلق بشأنها بشأن الضغط عليها حول تربية طفل |
Kuşkunuz olmasa endişelenirdim. | Open Subtitles | انى سأقلق ان روادتك انت الشكوك |
Şaşırmadım. Öyle olmasaydın endişelenirdim zaten. | Open Subtitles | أراهن أنني كنت سأقلق لو لم تكوني هكذا |
Yerinde olsaydım kendim için endişelenirdim. | Open Subtitles | لو كنت محلك، لــكنت سأقلق بشأن نفسي |
Fark etmez, ben her türlü endişeleneceğim zaten. | Open Subtitles | أخطأت أو أصبت، سأقلق عليك في مطلق الأحوال. |
Şu anda anlamana gerek yok ama senin için hep endişeleneceğim. | Open Subtitles | لا أتوقع منكِ أن تفهمي ولكني سأقلق عليكِ دائمًا |
Tanrım, endişeleneceğim kişinin hep sen olacağını sanırdım. | Open Subtitles | لطالما اعتقدت أنني سأقلق بشأنك أنت |
Artık bu konuda da endişeleneceğim. | Open Subtitles | شكراً اميليا . الآن سأقلق بهذا الشأن |
Gece gündüz endişeleneceğim konusunda şüphe yok | Open Subtitles | ليس هناك شك في أنني سأقلق ليلا ونهارا |
Ne zaman sokaklarda başıboş gezmeye başlarsın, o zaman senin için endişelenirim. | Open Subtitles | عندما تتجول فى الشوارع بلا هدف عندها سأقلق عليك |
Ben endişelenirim. Endişelenme işini benim yapmama izin ver. | Open Subtitles | انا سأقلق دعيني أنا أتولي القلق |
Ona bir şey olacak, hastalanacak diye endişelenirim. | Open Subtitles | سأقلق اذا مرض او اصابه شيء |
Ama bu yarının sorundur. Daha sonra bu konuda endişe olacaktır. | Open Subtitles | لكن هذه مشكلة غداً سأقلق بشأنها عندما يحين وقتها |
Ben daha çok senin için endişeleniyorum. | Open Subtitles | لكنت سأقلق عليك أكثر |
Çünkü götürmezsem bütün gece seni merak ederim. Şu anda ona uygun halde değilim. | Open Subtitles | لأنه لو لم أفعل سأقلق بشأنك و لا أقدر على ذلك الآن |
Müzik sustuğu anda endişelenmemiz gerekiyor. | Open Subtitles | حينما تتوقف هذه الموسيقى، عندها سأقلق. |