"سابر" - Translation from Arabic to Turkish

    • Sabre
        
    • Saber
        
    • Saba
        
    • Saperstein
        
    Sabre, sağlığımızı gerçekten önemseseydi mikrop bulaştırıcı noktalar kurardı. Open Subtitles إذا كانت شركة سابر تهتم بصحتنا لقاموا بانشاء أماكن لتلويث اليدين
    Bu güzel cemaate hediye olarak sizlere indirimsiz fiyattan bir yazıcı alırsanız tüm Dunder Mifflin Sabre ürünlerinde yüzde dörtlük indirim sunmak istiyorum. Open Subtitles كهدية مني لهذا التجمع الجميل أود أن أعرض عليكم 4 بالمئة خصم لكل منتجات شركة دندر مفلن سابر
    "Kahretsin, Bob. 'Sabre marka cankurtaran filikası alma' demiştim." Open Subtitles لقد قلت لك يا بوب الا تشتري قارب نجاة من سابر
    48 saat sonra, bu düğmeye bastığımda "Saber Algı" dediğimiz kablosuz sistem aktif hale gelecek. Open Subtitles بعد 48 ساعة، عندما أضغط هذا الزر، سيعمل على تفعيل نظام لا سلكي نطلق عليه "سابر سينس"
    Buna ek olarak, "Saber Algı" eski ve yeni tüm Saberling cihazlarıyla bağlantı kurup büyük bir ağ oluşturacak. Open Subtitles الآن، بالإضافة لذلك، "سابر سينس" سيربط كل جهاز منزلي قديم وجديد من "سابرلنغ" في الوجود ويخلقعائلةواحدةعظيمة!
    Sabre bizi, şubelerini perakende satışa açmak için yardım etmekle görevlendirdi. Open Subtitles في الأساس أوكلت "سابر" إلينا مهمة مساعدتهم لعمل فرع تجزئه بالسوق
    Sabre, azınlık yönetici stajyeri olarak katılım göstermemin yollarını arıyor. Open Subtitles إن سابر تبحث عن طرق لجعلي أشترك معها
    "Ben ucuz, kolpa, dandik bir Sabre ürünüyüm." Al bunu! Hayır. Open Subtitles أنا سيئ سيئ سيئ في سابر لا لا لا
    "Kahretsin, Bob, Sana Sabre marka bir deniz botu almayalım demiştim." - Güzel! Open Subtitles قارب نجاة من سابر رائع لا ليس رائعاً
    Bu sadece yetkili çalışanlar için. Ayrıca maliyeti kafana takma, faturaları Sabre ödeyecek. Open Subtitles فكل ذلك للعماله المختصه فقط ولاتهتمي بالتكلفه فـ "سابر" ستتحمل الفاتوره
    Sabre bize, kurumsal şubelerde olduğumuz sürece kullanmamız için konferans salonu ayarladı. Open Subtitles إذن "سابر" جهزت حجرة إجتماعات لنا حينما نكون في الشركه
    Bugün Sabre'in yeni projesinin ilk günü. Open Subtitles اليوم هو الأول في المشروع الجديد لـ"سابر"
    Hız limitinde gidersek, Sabre Binası 30 dakika uzaklıkta. Open Subtitles المقر المركزي لـ"سابر"يبعد 30 دقيقه من القيادة الملتزمه
    Sonra dedim ki, "Ya Sabre'nin bir mağazası olsaydı?" Open Subtitles وحينها أدركت ماذا لو أن "سابر" إمتلكت متجراً؟
    Yerel saatle 09:20'de Saber Pekin'deki müşterisi Bay Yanshu'ya telefon etti. Open Subtitles الساعة 09: 20 بالتوقيت المحلي، اتصل( سابر)بالمستلمالمعتاد، السيّد (يانشو) في "بكين"
    Federal Büro'nun edindiği bilgiye göre Saber mümkün olan tüm askeri araçlarla uyumlu yeni bir mikroçip geliştirmiş. Open Subtitles يظهر مكتب انتل أنّ (سابر) قد طوّر شذرة إلكترونية صغيرة جديدة ذات استعمالات عسكرية محتملة
    Darwin, Saber'in bu teknolojiyi nasıl kullanacağını öğrenmemiz gerekiyor. Open Subtitles الآن يا (داروين)، نحتاج لأن نعرف كيفية تخطيط (سابر) لاستخدام تلك التكنولوجيا
    Görevin, Saber'in çalışma odasındaki bilgisayarından Fırtına projesine ait dosyaları yedeklemek. Open Subtitles مهمتك بأن تحّمل ملفات "كلاستر ستورم" من كمبيوتر (سابر) الشخصي الموجود في مكتبته، هنا
    Saber'in şifreleme sistemini çözmeme bir kaç tuş kaldı. Open Subtitles فقط بضعة لمسات لفك شفرات نظام التشفير لـِ (سابر)
    O defa ihtiyar Saba tepelerine gitmişti. Open Subtitles وذات مرة ذهب إلى تلال (سابر) القديمة،
    Bay Saperstein, sizi temin ederim ki... ben de bunu bulmak üzere buradayım. Open Subtitles سيد سابر ستان,أنا أعدك... ... لهذا أنا هنا لأكتشف

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more