"ساتحدث" - Translation from Arabic to Turkish

    • konuşacağım
        
    • konuşurum
        
    • konuşuruz
        
    • konuşacaktım
        
    Evet ben de halüsinasyonlar hakkında konuşacağım. Ve hastalarım arasında gördüğüm bir çeşit görsel halüsinasyondan bahsedeceğim. TED لذلك ساتحدث عن الهلوسة و نوع محدد من الهلوسة البصرية وهو نوع أراه بين مرضاي
    En kısa zamanda senin ve benim akrabalarım ve rahip ile bunu konuşacağım. Open Subtitles ساتحدث الى الواعظ في اقرب فرصة والى عائلتينا
    Sandy, hiç burada değilsin. Babamla konuşmazsam kiminle konuşacağım? Open Subtitles انت لست هنا ابدا , مع من ساتحدث اذا لم اتحدث الي والدي؟
    Üzülür kızcağız. Onunla sabah ilk iş konuşurum. Onu ne kadar sevdiğinizi söylerim. Open Subtitles ساتحدث معها بالصباح وأخبرها مقدار حبك لها
    Ama Kitty ile konuşurum. Böyle bir günde kavga etmenin hiç gereği yok. Open Subtitles لكنني ساتحدث إلى (كيتي) لا يوجد سبب كي تكونا متشاجرتين في يوم كهذا
    Neyse, sonra konuşuruz. Hoşça kal. Open Subtitles على أيّ حال , أظن اني ساتحدث إليكِ لاحقاً مع السلامة
    Oh o büyük Ben senle sonra konuşacağım. Open Subtitles حسنا هذا عظيم.. ساتحدث اليك لاحقا انه لك ..
    Bugün babamla konuşacağım, kabul edecek, öyle değil mi? Open Subtitles اليوم ابى مع ساتحدث ؟ كذلك اليس , سيوافق
    Sonra onunla bu konu hakkında konuşacağım canım tamam mı? Open Subtitles عزيزي، اتدري ساتحدث معه حول ذلك لاحقا، اتفقنا؟
    Ve bugün Yarın Daha Fazla Biriktirmek hakkında konuşacağım. TED وما ساتحدث عنه اليوم هو "ادخر أكثر غدًا".
    Bu konuyu seninle sabah konuşacağım. Open Subtitles ساتحدث معك بهذا الشأن في الصباح
    Ben de tam bir ahenk içinde tam bir İngilizce konuşacağım. Open Subtitles ونظيفه محكمه راقيه انجليزيه ساتحدث وانا
    Kendine gelir gelmez onunla konuşacağım. Open Subtitles ساتحدث معه بمجرد أن يستعيد وعيه
    Tabii ki onunla senin ve Phylon hakkında konuşurum. Open Subtitles -بالطبع ساتحدث اليه عنك و عن فايلون
    Güzel, ben konuşurum. Open Subtitles حسنا, انا ساتحدث
    Onunla konuşurum. Open Subtitles . ساتحدث اليه حينها
    Pekâlâ, o halde dışarı çıktığı zaman seninle konuşurum. Open Subtitles حسناً. ساتحدث اليك حينما يخرج
    Evet. Onunla konuşurum. Open Subtitles نعم ساتحدث معها
    Tamam. Yarın Peter'la konuşurum. Open Subtitles ساتحدث مع بيتر في الغذ
    Tamam, eve girdim. Sonra konuşuruz. Open Subtitles حسنا وصلت الى المنزل ساتحدث لك لاحقا اتفقنا؟
    Sonra konuşuruz beyler. Tamam mı? Open Subtitles ساتحدث اليكم فيما بعد ايها الرفاق
    Sizinle bir şey konuşacaktım ama sorun yok. Open Subtitles كنت ساتحدث معك في امر ما ولكن لا يهم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more