Bir Cyborg neden boş zamanlarında denizin dibine dalar ki? | Open Subtitles | ما الذي تفعله سايبورغ بالغوص في وقت فراغها؟ |
Ayrıca Autodesk ile onların geliştirdiği Project Cyborg (Cyborg Projesi) adı verilen bir yazılım üzerinde çalıştık. | TED | كما نعمل أيضا مع أوتوديسك على برمجيّة يقومون بتطويرها اسمها "مشروع سايبورغ". |
Burada bir uzaylı, bir Amazon, bir insan yıldırım, bir Cyborg ve süper hızlı biriyle yan yana savaşıyoruz. | Open Subtitles | نحنُ نُقاتِلُ فضائيّاً جنباً إلى جنب "أيّتها "الأمازونيّة أداة صاعِقة الأنسان سايبورغ"، وملك السّرعة" |
Eskiden eğlence için dalgıçlık yapan bir sayborg tanırdım. | Open Subtitles | كنت أعرف سايبورغ الذين ذهبت الغوص من أجل المتعة |
Evet, bundan yüzlerce yıl sonra, ben ölü olduğumda sayborg olduğu için adında yıldız işareti olan bir çocuk olacak sanıyordum. | Open Subtitles | نعم , لكني إفترضت أني سأكون حينها ميتا من مئات السنين و سيكون هناك دلالة عليه بواسطة اسمه لإن اسمه سيكون سايبورغ |
sayborg'lar gelişene kadardı! | Open Subtitles | لجائزة ستيفينسون رفيعة المستوى أيها الأصغر إنتظر حتى يكبر سايبورغ |
En yüksek intihar riski tüm beden siborg olan kişilerde görülüyor. Siberbeyin standartları değişiyor. | Open Subtitles | معظم هؤلاء الذين ينهون حياتهم هم سايبورغ كاملون. |
Bu bildiğimiz Cyborg'lardan değil. | Open Subtitles | ترين، هذا هذا ليس سايبورغ عادي |
Cyborg, lmpulse ve Canary Davis'i her yerde aradılar. Ama hiçbir şey bulamadılar. | Open Subtitles | (سايبورغ)، (إمبولس)، و(كاناري) بحثوا عن (ديفيس) على نطاق واسع بدون نتيجة. |
Bir çeşit Cyborg'um. Artık sistemlerimi yürütmek ve bilgisayar virüsleriyle uğraşmak zorundayım. | Open Subtitles | "نوعٌ ما من الـ "سايبورغ ... والآن عليّ أن أقلق بشأن |
Cyborg mu izletti sana videoyu? | Open Subtitles | هل أراك الـ "سايبورغ" تسجيل الفيديو؟ |
Cyborg'un elinde bir şey var. Herkes görev başına. | Open Subtitles | (سايبورغ) اكتشف أمراً، جميعنا مطلوبون للمساعدة |
Cyborg, bu fotoğrafa yüz tanımlama programını uygula. | Open Subtitles | (سايبورغ)، أجر كشف للهوية بسمات الوجه على هذه الصورة |
Batman, Cyborg'dan hâlâ haber yok. - Ama bunu görmelisin. - Sorun ne? | Open Subtitles | (باتمان)، لم يصلني خبر من (سايبورغ) بعد، لكن يجب أن ترى هذا |
Savaş sırasında Japonya sayborg geliştirme programına akıl almaz paralar akıttı. | Open Subtitles | أثناء الحرب ، جمعت اليابان ميزانية كبيرة [لتطوير و تحديث الـ[سايبورغ |
Açık olmak gerekirse sayborg olduğundan vücudunuzu çalıştırmak pek bir şey çıkarmaz. | Open Subtitles | لأكون صريحا، التمارين الجسدية لن تفيدك لكونك سايبورغ. |
Tamam, eğer video Henshaw'ın sayborg frekansıyla bozulduysa, o zaman frekansı ters çevirebilir ve şifreyi çözüp saf videoyu bozuk olandan ayırt edebilirim. | Open Subtitles | حسنا، حسنا، إذا تم تلف الفيديو بالتوقيع سايبورغ هينشو، و ثم يمكنني تغيير هذا التوقيع وفك تشفيرها |
Yasadışı yükseltilmiş sayborg. | Open Subtitles | إن سايبورغ amped متابعة بشكل غير قانوني. |
O zaman.., yanındaki adam bir sayborg olsa bile... ikisi birlikte 500 Kilo üzerinde tartamaz değilmi? | Open Subtitles | إذًا، حتّى إن كان الشخص الآخر سايبورغ... كِلاهما معًا لا يُمكن أن يكون وزنهما فوق النصف طن، صحيح؟ |
- Yani gelecekten gönderilmiş katil sayborg... Direniş güçleri koordinatlarını belirler. | Open Subtitles | إذن أرسل القاتل (سايبورغ) من المستقبل، لمقاومة المقاتلين الذين إعترضوا إحداثياته، |
Doğuştan siborg olan birisinden söz ediyoruz. | Open Subtitles | عن شخصٍ كان سايبورغ بالكامل منذ ولادته. |
Ayak izi ve kovanlara bakılırsa ağır sıklet bir sayborga benziyor. | Open Subtitles | من آثار الأقدام والقذائف، يبدو بأنه سايبورغ ثقيل... |
Gotham, sibernetik süper kahraman Cyborg'a hoş geldin diyor. | Open Subtitles | مدينة (غوثام) ترحب بالبطل الخارق السبراني (سايبورغ) |