"سباقاً" - Translation from Arabic to Turkish

    • yarış
        
    • yarıştı
        
    • yarışı
        
    • yarışta
        
    • yarışa
        
    Kendime karşı bir yarış kazanmak zor olacak. Open Subtitles لن يكون الأمر سهلاً لأربح سباقاً ضد نفسي
    Ama şunu diyeyim beyler, bugünkü yarış muhteşemdi. Open Subtitles سأخبركم ما الذي أعتقده يا شباب لقد كان هذا سباقاً رائعاً اليوم
    Kimin şampiyon olacağını görmek için son bir yarış yapacağız. Open Subtitles لنرى من سيكون البطل الحقيقي سنخوض سباقاً في السرعة
    Artık araba benim. Peki, arabayı al-- ama başa baş bir yarıştı, Open Subtitles حسناً، تحصل على السيارة كان سباقاً محتدماً وما زلت أحتفظ بكرامتي
    Her şey geleceğimizi kurtarmak, hatta bir geleceğe sahip olmak için zamana karşı bir yarışı döndü. Open Subtitles لقد أصبح سباقاً مع الزمن لكي ننقذ مستقبلنا حتى يكون لنا مستقبل
    Bu kadar birbirine yakın bir yarışta hem de bir gün kalmışken, adam eşi için sayı kaydetti. Open Subtitles أنت تخوض سباقاً متعادلاً ولديك يوم واحد فقط وقد حقق هو قفزة كبيرة من أجل زوجته
    İstersen hayatında başka bir yarış koşma umrumda olmaz. Open Subtitles لا يهمني إن لم تخض سباقاً آخراً في حياتك
    Gelin. Eğer daha iyi hissedecekseniz, bir yarış yapalım. Open Subtitles تعال، إن كان الأمر سيشعرك بالارتياح فسنجري سباقاً واحداً
    Yıkım ile zafer arasında bir yarış olacaktır. Open Subtitles ويصبح الوضع سباقاً بين الإنهيار والنصر.
    Şuradaki yaşlı teyzeyi görmezlikten gel; bu bir yarış değil. Open Subtitles تجاهل السيدة العجوز، إنه ليس سباقاً
    Beyler, heyecanlı bir yarış olacak. Open Subtitles أيها السادة سيكون سباقاً مثيراً
    Ama hayatında hiçbir yarış kazanmadı bile. Open Subtitles ولكنه لم يربح سباقاً واحداً في حياته
    Tamam millet, temiz bir yarış istiyoruz. Open Subtitles حسناً يا شباب نريد سباقاً نظيفاً
    Bu bir yarış olmayacak. Ölüm kalım mücadelesi olacak. Open Subtitles لن يكون هذا سباقاً بل نزال حتي الموت
    Bu bir yarış olmayacak. Ölüm kalım mücadelesi olacak. Open Subtitles لن يكون هذا سباقاً بل نزال حتي الموت
    ... ama iyi bir yarış oldu, öyle değil mi Niki? Open Subtitles لقد كان سباقاً جيداً لك , أليس كذلك يا (نيكي) ؟
    Gizli bir yarış düzenlediğine inanması güç geliyor. Open Subtitles الذي يستضيق سباقاً سرياً لا يصدق
    Bir saniyeden az farkla Hollanda'ya yenilirsem aldırmam. İyi bir yarıştı. Adildi. Open Subtitles لا يهمني أننا هزمنا من قبل الهولنديين بأقل من الثانية، كان هذا سباقاً جيداً وعادلاً
    Politikacılar ve yabancı iş adamları arasındaki cehennemin dibine kadar gidecek bir yarıştı. Open Subtitles بل كانت سباقاً إلى أعمق نقطة في الجحيم بتشجيعٍ من السياسيين
    Herkül böceğinin daha önce hiçbir yarışı kaybetmediğini söyledi. - Doğru. Open Subtitles قال لي (هرقل) إن هذه الخنفساء لمْ تخسر سباقاً قط
    Büyük marifet. yarışta olduğumu bilmiyordum. Open Subtitles ياله من امر هام لم اكن اعلم بأنه كان سباقاً
    Kazanamayacağı yarışa girmez o. Open Subtitles لن يدخل سباقاً ما لم يكن متاكداً من أنه سيفوز

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more