Kendime karşı bir yarış kazanmak zor olacak. | Open Subtitles | لن يكون الأمر سهلاً لأربح سباقاً ضد نفسي |
Ama şunu diyeyim beyler, bugünkü yarış muhteşemdi. | Open Subtitles | سأخبركم ما الذي أعتقده يا شباب لقد كان هذا سباقاً رائعاً اليوم |
Kimin şampiyon olacağını görmek için son bir yarış yapacağız. | Open Subtitles | لنرى من سيكون البطل الحقيقي سنخوض سباقاً في السرعة |
Artık araba benim. Peki, arabayı al-- ama başa baş bir yarıştı, | Open Subtitles | حسناً، تحصل على السيارة كان سباقاً محتدماً وما زلت أحتفظ بكرامتي |
Her şey geleceğimizi kurtarmak, hatta bir geleceğe sahip olmak için zamana karşı bir yarışı döndü. | Open Subtitles | لقد أصبح سباقاً مع الزمن لكي ننقذ مستقبلنا حتى يكون لنا مستقبل |
Bu kadar birbirine yakın bir yarışta hem de bir gün kalmışken, adam eşi için sayı kaydetti. | Open Subtitles | أنت تخوض سباقاً متعادلاً ولديك يوم واحد فقط وقد حقق هو قفزة كبيرة من أجل زوجته |
İstersen hayatında başka bir yarış koşma umrumda olmaz. | Open Subtitles | لا يهمني إن لم تخض سباقاً آخراً في حياتك |
Gelin. Eğer daha iyi hissedecekseniz, bir yarış yapalım. | Open Subtitles | تعال، إن كان الأمر سيشعرك بالارتياح فسنجري سباقاً واحداً |
Yıkım ile zafer arasında bir yarış olacaktır. | Open Subtitles | ويصبح الوضع سباقاً بين الإنهيار والنصر. |
Şuradaki yaşlı teyzeyi görmezlikten gel; bu bir yarış değil. | Open Subtitles | تجاهل السيدة العجوز، إنه ليس سباقاً |
Beyler, heyecanlı bir yarış olacak. | Open Subtitles | أيها السادة سيكون سباقاً مثيراً |
Ama hayatında hiçbir yarış kazanmadı bile. | Open Subtitles | ولكنه لم يربح سباقاً واحداً في حياته |
Tamam millet, temiz bir yarış istiyoruz. | Open Subtitles | حسناً يا شباب نريد سباقاً نظيفاً |
Bu bir yarış olmayacak. Ölüm kalım mücadelesi olacak. | Open Subtitles | لن يكون هذا سباقاً بل نزال حتي الموت |
Bu bir yarış olmayacak. Ölüm kalım mücadelesi olacak. | Open Subtitles | لن يكون هذا سباقاً بل نزال حتي الموت |
... ama iyi bir yarış oldu, öyle değil mi Niki? | Open Subtitles | لقد كان سباقاً جيداً لك , أليس كذلك يا (نيكي) ؟ |
Gizli bir yarış düzenlediğine inanması güç geliyor. | Open Subtitles | الذي يستضيق سباقاً سرياً لا يصدق |
Bir saniyeden az farkla Hollanda'ya yenilirsem aldırmam. İyi bir yarıştı. Adildi. | Open Subtitles | لا يهمني أننا هزمنا من قبل الهولنديين بأقل من الثانية، كان هذا سباقاً جيداً وعادلاً |
Politikacılar ve yabancı iş adamları arasındaki cehennemin dibine kadar gidecek bir yarıştı. | Open Subtitles | بل كانت سباقاً إلى أعمق نقطة في الجحيم بتشجيعٍ من السياسيين |
Herkül böceğinin daha önce hiçbir yarışı kaybetmediğini söyledi. - Doğru. | Open Subtitles | قال لي (هرقل) إن هذه الخنفساء لمْ تخسر سباقاً قط |
Büyük marifet. yarışta olduğumu bilmiyordum. | Open Subtitles | ياله من امر هام لم اكن اعلم بأنه كان سباقاً |
Kazanamayacağı yarışa girmez o. | Open Subtitles | لن يدخل سباقاً ما لم يكن متاكداً من أنه سيفوز |