daha önce de canavarlarla yüzleştik. | Open Subtitles | فقد سبق أنْ واجهنا وحوشاً مِنْ قبل |
Sana daha önce de söyledim... Ben, o adam değilim. | Open Subtitles | سبق أنْ أخبرتك يا حبيبتي لست ذاك الرجل |
Pat, bir stratejin olmalı. daha önce de söylemiştim. | Open Subtitles | (بات)، عليك أنْ تضع مخطّطاً سبق أنْ قلتُ لك ذلك |
Zaten bir kez doğum yaptığın için en azından neyle karşı karşıya olduğunu biliyorsun. | Open Subtitles | سبق أنْ دخلتِ في مخاضٍ مرّة لذا على الأقلّ تعرفين ما ينتظرك |
Zaten bir oğlumu kaybettim. Birini daha kaybetmeyeceğim. | Open Subtitles | سبق أنْ خسرت ابني ولن أخسر ابناً آخر |
Zaten bir evlat kaybettim, Belle. Bir tane daha kaybedemem. | Open Subtitles | {\pos(190,210)}(سبق أنْ خسرت ابناً يا (بِل ولا أحتمل خسارة آخر |
Tüm bunları daha önce de yaşadık. | Open Subtitles | سبق أنْ مررنا بهذا |
Tüm bunları daha önce de yaşadık. | Open Subtitles | سبق أنْ مررنا بهذا |
Evini daha önce de gördüm, Swan. Buraya neden geldik? | Open Subtitles | سبق أنْ رأيت بيتك يا (سوان) ما سبب مجيئنا إلى هنا؟ |
Zaten bir kez fareye dönüştünüz, Bay Smee. Şimdi de maymun olmakla mı ilgileniyorsunuz? | Open Subtitles | سبق أنْ كنتَ قارضاً يا سيّد (سمي) هل حياة القردة تهمّك أيضاً؟ |