Hayır, ikimizi de öldüreceksin. Sadece Kendini öldürmeni yeğlerim. | Open Subtitles | كلاّ، إنّكَ ستتسبب بقتلنا، أفضل أنّ أتركك لتفعل هذا بنفسكَ. |
Böyle giderse bütün oyunu bozacaksın hatta ikimizi de öldürteceksin. | Open Subtitles | ستُفسد هذه التمثيلية برمتها أو على الأرجح ستتسبب بمقتلنا، |
Bu yolla ikimizi de öldürtürsün. | Open Subtitles | طريقتك ستتسبب فى قتلنا نحن الاثنين |
Eğer onu kızdırmaya devam edersen, sonunda hepimizi öldürteceksin. | Open Subtitles | ستتسبب فى قتلنا جميعاً لو تماديت فى إغضابة |
Burada kalıp polislere başınıza iş açarsanız hepimizi öldürtürsünüz | Open Subtitles | إذا فعلت أي شيء مَع الشرطة، ستتسبب بمقتلنا |
Aklımda hiç şüphesiz inanıyorum ki bu teknoloji bir üretim devrimine sebep olacak ve bildiğimiz üretimin yapısını değiştirecek. | TED | بدون ادنى شك أعتقد أن هذه التكنولوجيا ستتسبب في ثورة صناعات و ستغير مجرى الصناعات على غير المعتاد |
Kendini öldürteceksin. Ve bu sefer, seni kurtaramayacağım. | Open Subtitles | ستتسبب في مقتلك ولن أتمكن من إنقاذك هذه المرة. |
Bu yolla ikimizi de öldürtürsün. | Open Subtitles | طريقتك ستتسبب فى قتلنا نحن الاثنين |
İkimizi de neredeyse öldürecekti. | Open Subtitles | إنها تقريبا كانت ستتسبب فى قتلنا |
Şu hâlinde ikimizi de öldürebilir. | Open Subtitles | في هذه الحالة ستتسبب في مَقتلنا |
Ciddiyim. İkimizi de öldürteceksin. | Open Subtitles | أنا جادّ، ستتسبب في مقتلنا كلينا |
Buradan ayrilmadan ikimizi de vurduracaksin! | Open Subtitles | ستتسبب فى مقتلنا نحن قبل الهروب من هنا! |
Sana gelemeyeceğimi söyledim. İkimizi de işinden edeceksin. Bunu biliyorsun. | Open Subtitles | أخبرتك لا أستطيع ذلك ستتسبب بفصلنا... |
Bir kolu bu şekilde kırarsın ve hiçbir zaman doğru kaynamaz. İkimizi de öldürteceksin. | Open Subtitles | ستتسبب في مقتلنا كلينا - أنت أولاً - |
Şimdi hepimizi öldürecekler! Dur. Ben ölmeye hazır değilim. | Open Subtitles | ستتسبب فى قتلنا كلنا نعم، توقف لا أريد الموت |
Neredeyse hepimizi öldürüp, yakalanmamızı da garantiledin. | Open Subtitles | تقريباً أنت كُنت ستتسبب فى قتلنا جميعاً و بالتأكيد كُنت السبب فى القبض علينا. |
Kaldır onu yoksa hepimizi öldürteceksin. | Open Subtitles | أبعد تلك الشارة أو ستتسبب في مقتلنا جميعا |
Eğer bir daha konuşacak olursa, yeni kazalara sebep olacağına inandı. | Open Subtitles | وأعتقدت انها اذا تحدَثت ثانية فأنها ستتسبب بالمزيد من الحوادث |
Eğer dizilimin anlamlı değişikliklere sebep olacağı doğruysa, o zaman kehanetlerin en küçük ayrıntıları bile çok önemlidir. | Open Subtitles | كتفسير لهذا الحدث الذي يحاول نوستراداموس إخبارنا به لو صحت التوقعات بأن هذه المحاذاة ستتسبب في تغييرات كبيرة |
Bu kadar yükseklikte bir miktar aşırı ağırlığa sebep olur. | Open Subtitles | انه مهدئ كمية كبيرة لتلك الدرجة ستتسبب بدوار شديد |
Seni korumak için bunu yaptığını söyledi, yoksa Kendini öldürtecekmişsin. | Open Subtitles | قال أنه هذا من أجل حمايتك أو أنك كنت ستتسبب بمقتل نفسك |
Eyvah. İçeri gir! Kendini öldürteceksin! | Open Subtitles | يا إلهي عُد للداخل , ستتسبب في مقتل نفسك |