Yvonne atı öğrenir öğrenmez arayacak. | Open Subtitles | حسناً، إيفون ستتّصل حالما تحصل على إسم الحصان. |
Kasabayı arayacak bizden haber alamadığını söyleyecek peki ya sonra? | Open Subtitles | ستتّصل بمسئولي البلدة، وتخبرهم بأنّها لا تستطيع الوصول إلينا؟ ثُمّ ماذا؟ |
Beni arayacağını söyledi. | Open Subtitles | أخبرني بأنّها ستتّصل. |
arayacağını biliyordum. Kim? | Open Subtitles | عرفت بأنّك ستتّصل من؟ |
Ve bu da benim kartım. Güzel haberler alır almaz beni ararsın. | Open Subtitles | وبطاقة أعمالي، ستتّصل بيّ حالما تجد أخبارًا جيّدة. |
İçişleri bölümünde bir çok üst düzey kişi ile kontak kurabilirsin. | Open Subtitles | خلال العمل في آي أي ستتّصل مع المسؤولين الكبار |
Bu olduğunda makine bir ankesörlü telefonu arayacak. | Open Subtitles | وحينما يحدث ذلك، ستتّصل الآلة بهاتف عموميّ. |
Onun dediğine göre Mary beni arayacak. | Open Subtitles | قال بأنّ ماري ستتّصل. |
Büyük olasılıkla seni arayacak. | Open Subtitles | من المحتمل هي ستتّصل بك |
Beni arayacak mısın? | Open Subtitles | هل ستتّصل بي؟ |
Ben de ne zaman arayacağını merak ediyordum, John. | Open Subtitles | كنتُ أتساءل متى ستتّصل يا (جون). |
Seni sonra arayacağını söylüyor. | Open Subtitles | ستتّصل بك |
Sonra ararsın evet. 1 hafta 10 gün sonra tekrar ararsın. | Open Subtitles | وأنت ستتّصل ثانية خلال 10 أيام أعرف |
İçişleri bölümünde bir çok üst düzey kişi ile kontak kurabilirsin. | Open Subtitles | خلال العمل في آي أي ستتّصل مع المسؤولين الكبار |