"ستدخلين" - Translation from Arabic to Turkish

    • gireceksin
        
    • girersin
        
    • gideceksin
        
    • girip
        
    • Geliyor
        
    • İçeri girecek
        
    • giriyorsun
        
    • gidiyorsun
        
    • İçeri girmeyecek
        
    Bak, oraya hemen şimdi gireceksin. Open Subtitles اسمعي ، ستدخلين هناك الآن حالاً أو أنني سأقوم
    Evet ama ön kapıdan başın dik olarak gireceksin tamam mı? Open Subtitles نعم, وكنك ستدخلين من الباب الرئيسى ورأسك مرفوعة الى الأعلى, أليس كذلك؟
    Sözleşmeyi çiğnersen, sahip olduklarının parasını ödemezsen şirketimizi dolandırmak suçundan hapse girersin. Open Subtitles إذا فسختِ العقد إذا لم تدفعي مقابل ما تدينين به ستدخلين السجن بسبب الأحتيال على شركتنا
    Seni Tokyo'da bırakabilirdi. Yine de üniversiteye burda gideceksin. Open Subtitles من المفترض ان تترك في طوكيو انت ستدخلين الجامعة بطوكيوعلى كل حال
    Kocanın barına girip parasını mı alacaksın? Open Subtitles ستدخلين حانة زوجك وتأخذين المال؟
    Geliyor musun? Open Subtitles ربما ليس علينا الاستناد فعليا على بعضنا البعض. ستدخلين هنا؟
    - İçeri girecek misin, tatlım? Open Subtitles - ؟ بارد الجو إن ستدخلين هل
    Hala yok mu? Stratejin, zırhın, yalanın olmadan bir savaşa mı giriyorsun? Open Subtitles ستدخلين معركة بلا تخطيط او دروع او اى هراء؟
    Oraya giriyor, beş dakikada duşunu alıyor, ...temizliğini yapıyor ve gidiyorsun. Open Subtitles ستدخلين الى هناك ، وتأخذي حمّاما لمدة خمسة دقائق نظّفيه جيّدا واذهبي
    Önünde sonunda öğrenecek zaten. Çünkü gireceksin. Open Subtitles انه سيعرف ذلك على اي حال لانك ستدخلين الكلية
    Ve sonra küvetimin içine gireceksin çünkü gerçeği söylemek gerekirse, biraz kötü kokmaya başlamışsın. Open Subtitles وبعدها ستدخلين حمامي لأنه، والحق يقال رائحتك بدأت تصبح كريهة قليلاً
    Şoka gireceksin. Kendini bırakma. Konuş benimle, konuş. Open Subtitles هكذا ستدخلين في سكتة دماغية، ابقي معي، حدثيني، حدثيني
    Dyson'ın anılarına gireceksin, fakat bilinçaltın yerinde olacak. Open Subtitles ستدخلين ذاكرة دايسون لكن عقلك اللاّواعي
    Bir prodüksiyona girersin, aktörlerle beraber bir oyuna girersin... iç içe olmak, arkadaş olmak zorundalar... çünkü yıllar içinde ilişkileri oldu... bu sebeple bir gecede oluşan yakınlıklar olmalı. Open Subtitles ستدخلين في إنتاج , ستدخلين في مسرحية بمجموعة من الممثلين ويجب أن يشعروا بالحميمية ويتعرفوا ببعضهم لأن لهم علاقات في المسرح لمدة عام ربما
    Rüşvet almaktan hapse girersin. Open Subtitles ستدخلين السجن لقبولك رشوة
    Kadınlar koğuşuna gideceksin. Orası normal bir hapishaneden daha farklı. Open Subtitles ستدخلين سجن النساء ذلك يختلف كثيراً عن السجن العادي
    Bu gece hizmetçi olarak şatoya gideceksin. Open Subtitles ستدخلين القلعة الليلة كاحد قاطنيها
    Willow, sen içeri girip onları elinden geldiğince etkisiz hale getir. Open Subtitles آه ، " ويلو " أنتى ستدخلين و تهدئين الموقف بقدر ما تستطيعين
    Geliyor musun, gelmiyor musun? Open Subtitles هل ستدخلين معي أم ماذا؟
    Merhaba. İçeri girecek misin? Open Subtitles هل ستدخلين ؟
    Anlaşılan direk olaya giriyorsun sen. Open Subtitles حسنا، واو، ستدخلين مباشرة إلى صلب الموضوع
    Şimdi doğru koça gidiyorsun ve ona bütün gerçekleri anlatıyorsun. Open Subtitles إسمعي ، أنت ستدخلين إلى هناك . و تقولي لمدربتك الحقيقة حالاً

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more