Herzaman olduğu gibi, seni taşırım, tekmeler ve çığlık, ve sonunda, bana teşekkür edeceksin. | Open Subtitles | كالعادة وأنا أحملك وأنت تركل وتصرخ وفي النهاية ستشكرني |
Brokoliyi sevmediğini biliyorum, Stewie, ama büyüyüp baban gibi güçlendiğinde bana teşekkür edeceksin. | Open Subtitles | أنا اعلم انك لا تحب القرنبيط يا ستوي .. ولكنك ستشكرني عندما تكبر لتصبح قويا مثل ابيك |
Ama büyüdüğünde dişlerin güzel olunca bana teşekkür edeceksin. | Open Subtitles | نعم ولكن عندما تكبر وأسنانك جميلة، ستشكرني |
Bu sabah düğününüze bir kamyon para boşalttığım için teşekkür edersin sanıyordum. | Open Subtitles | أتعلم، خلت أنّك ستشكرني لإنفاق قدر كبير من المال على حفل زفافك اليوم |
Dinle, iyi uyuduğu için Bana teşekkür edecek... ve bu, ona illa ikimizden birinin burada olması gerekmediğini... ve başka seçeneklerimizin de olduğunu gösterecek.... | Open Subtitles | اسمعي ستشكرني على النوم الهانئ وهذا سيثبت لها بأنه لا يجب أن يكون أحدنا هنا وأن لدينا اختيارات أخرى |
Yeteri kadar. Sonradan teşekkür edeceksin bana. | Open Subtitles | ـ ما يكفي ـ ستشكرني لاحقاً |
İnanın bana, burada işimiz bitince size bu cevapları verdiğim için bana teşekkür edeceksiniz. | Open Subtitles | بيليف ني، عندما نحن نعمل هنا، أنت ستشكرني لإعطائك الأجوبة. |
Zengin binicilerden listemize isimler eklemeye başladığımızda bana teşekkür edeceksin. | Open Subtitles | ستشكرني حالما أضيف بعض أسماء الفرسان الأغنياء الى كتابنا الأسود الصغير |
-Şimdi nefret ediyorsun ama günün birinde bana teşekkür edeceksin. | Open Subtitles | انت تكرهني الان لكن في أحد الأيام ستشكرني |
Bir gün bana teşekkür edeceksin. Açıklamama izin verir misin? | Open Subtitles | . ستشكرني على ذلك يوما ما أتسمح لي أن أشرح لك ؟ |
Güven bana kız kardeşimle bir yıl boyunca evli kaldıktan sonra bana teşekkür edeceksin! | Open Subtitles | ثق بي، ستشكرني بعد أن تكون متزوجاً من أختي لمدّة عام. |
- Birgün bunun için bana teşekkür edeceksin evlat. | Open Subtitles | -يوماً ستشكرني على هذا يا بنيّ -هذا غير وارد |
Zor olduğunu biliyorum ama bir gün bana teşekkür edeceksin. | Open Subtitles | اعرف انه قاسي, لكن يوما ما ستشكرني. |
Koca ve sulu balığı kızartırken bana teşekkür edeceksin. | Open Subtitles | ستشكرني عندما اصطاد سمكة كبيرة |
Güzel, güzel, sakın gitme. bana teşekkür edeceksin. | Open Subtitles | حسناً، حسناً، لا تتحرك ستشكرني |
Yemek servisi için birini arıyoruz. Sonra bana teşekkür edeceksin. | Open Subtitles | إنه يحتاج إلى متعهد طعام ستشكرني لاحقاً |
Yemek hazırlayacak birine ihtiyacımız var. Sonra bana teşekkür edeceksin. | Open Subtitles | إنه يحتاج إلى متعهد طعام ستشكرني لاحقاً |
Enerji içeceği için bana teşekkür edeceksin. | Open Subtitles | ستشكرني على مسحوق البروتين صباحاً |
- Kılıcı geri ver. – Sana iyilik yapıyorum. Bir gün bana teşekkür edersin. | Open Subtitles | -أعدها أنا أفعل لك معروفاً,ستشكرني في يوم ما |
Şundan iç biraz. Sonra teşekkür edersin. | Open Subtitles | تناول بعض من هذا ستشكرني عنه لاحقاً |
Sonra, eğer aklın varsa Bana teşekkür edecek ve anlaşmayı imzalayacaksın. | Open Subtitles | وإن كنت ذكياً، في نهاية الأمر... ستشكرني ... ثم ستوقع هذا العقد. |
Enselemeyeceksin, teşekkür edeceksin bana. | Open Subtitles | كلا لن تفعل ذلك بل ستشكرني. |
Giderken bana teşekkür etmediğine inanamıyorum. Siz giderken bana teşekkür edeceksiniz, değil mi? | Open Subtitles | لا أصدق أنه لم يشكرني ستشكرني أنت حين تغادر أليس كذلك؟ |