"ستفهمين" - Translation from Arabic to Turkish

• anlayacaksın
• anlarsın
• anlardın
• Anlayacağını
• anlayacaksınız
• Anlayacağınızı
• anlarsınız
• anlayabilirsin
• anlamanı
• Anladığını
• anlayacağından
• anlayabileceğini

Baban hakkında konuşmaya mı geldin? Bir gün, çocukların olduğunda anlayacaksın, Loretta.
جئت للتحدث عن والدك ؟ يوماَ ما حين يصبح لديك أطفال ستفهمين

Bebeğim, bir gün anne babanın ne yaptıklarını bildiklerini anlayacaksın.
يوماً ما ستفهمين أنَّ بعض الأحيان والديكِ يعلمان مايفعلانه

Kadın gibi hissetmeye başlarsın ve ister inan ister inanma yakında aşk ne demek anlayacaksın.
عندما تبدئين في التفكير كالمراة صدقي أو لا تصدقي.. قريبا ستفهمين

Belki artık niye gitmenin ve işleri akışına bırakmanın daha iyi olacağını anlarsın.
ربما ستفهمين الآن أنه من الأفضل لكِ المغادرة وترك هذا العمل يأخذ مساره

Anlamadığını biliyorum ama beş yıl önce anlardın.
لا إفهم لماذا أنتِ منزعجة جداً أعرف أنّك لا تفهمين لكن قبل خمسة سنوات، كنتِ ستفهمين.

Bakış açımı Anlayacağını sanmıştım ama sen de onlar gibisin.
أتعلمين ، لقد ظننت أنكِ ستفهمين مُعاناتي ولكنكِ مثلهم جميعاً

Bunu şimdi anlamadığını biliyorum, ama bir gün anlayacaksın.
أعرف أنكي لا تفهمين ذلك الآن ولكنك ستفهمين يوما ما

Eğer suskunluğumu okuyamıyorsan kelimelerimi nasıl anlayacaksın Esha?
إذا كنت لا تستطيعين قراءة صمتي، كيف ستفهمين كلماتي؟

Büyüdüğünde anlayacaksın.
عندما تكبرين، ستفهمين فالأمر لم يكن أيضا سهلا بالنسبة لي

Bak, Yvaine, Onunla tanıştığın zaman anlayacaksın, Tamam mı?
اسمعي يا يفين ستفهمين ما أقول عندما تلقينها

Şaka yapmıyorum. Onunla tanıştığın zaman sen de anlayacaksın.
اسمعي يا يفين ستفهمين ما أقول عندما تلقينها

Ebeveyn olunca çocuklarına karşı büyük bahisler oynamak ne demek anlayacaksın.
ستفهمين حين تكونين والد وضع رهانات كبيرة ضد أطفالك

Belki sevişince gerçek hislerini daha iyi anlayacaksın. Ya da tam tersi.
ربما، ستفهمين مشاعرك أكثر لو مارسنا الحب

Daha yaşlandığında, daha az toy olduğunda sen de anlarsın.
ستفهمين يوماً ما عندماتكونينأكبر, و أقل سذاجة

Ben de anlamadığımı anlarsın sanıyordum.
و بحلول الان كنت أعتقد انك ستفهمين اننى لا أفهم الامر

Atarım seni sokağa. anlarsın çalışmak ne demekmiş.
لو هززتك في الشارع ربما ستفهمين ما أعني.

Senin sevgin tamamiyle farklı, ve daha büyük olsaydın anlardın.
حبك مغاير جدا وإذا كنت أكبر سنا ستفهمين الوضع

Bak, yanlış Anlayacağını biliyorum ama ben NCIS'tenim.
أعرف أنك ستفهمين الأمر خاطئا لكن أنا من فريق التحقيق ان سي آي أس لا تعملين أي خطأ

Fazla tedbirli davranıyormuş gibi görünmek istemiyorum ama yakında neden bunu aramızda tutmak isteyeceğimizi anlayacaksınız.
لا أريد أن أبدو مغالية في الاحتياطات، لكنّي أظنّ أنّك ستفهمين قريباً لم سنريد إبقاء هذا الأمر بيننا.

Anneniz Anlayacağınızı düşünse size bunu söylerdi.
لو كانت أمك تعتقد أنك ستفهمين كانت أمكِ لتقول هذا

İkimiz de gazeteciyiz. Eminim anlarsınız.
كلانا صحفيان,انا متوقن بأنكِ ستفهمين ذلك

Ve biz de düşündük ki, belki de bakman gereken biri olursa bizi çok daha iyi anlayabilirsin.
و نحن نعتقد أنكِ ربما ستفهمين الأمور بشكل أفضل إن كان لديكِ شيء لتعتني به بنفسك

Bunu anlamanı beklemiyorum, ama benim geldiğim yerde insanlar... yalan söyler, hile yapar ve önünde duran herkesi yıkıp geçer.
،لا أعتقد أنكِ ستفهمين ،لكن المكان الذي أتيت منه أناس يكذبون و يحتالون و يدمرون أي شيئ يعترض طريقهم

O zaman buradan birlikteliğin önemini Anladığını farz edebiliriz.
اكتشفت بأنك ستفهمين أهمية النتائج

- Nadine, anlayacağından emin değilim.
"نادين"، لست متأكداً إن كنتِ ستفهمين هذا.

Ancak senin anlayabileceğini düşündüm.
لقد أعتقدت أنكٍ الوحيده التى ستفهمين