"ستكون مختلفة" - Translation from Arabic to Turkish

    • farklı olacağına
        
    • farklı olur
        
    • farklı olsun
        
    • farklı olacaktı
        
    • her şey farklı olacak
        
    • farklı olacağını
        
    • farklı olurdu
        
    • çok daha farklı olacak
        
    • çok farklı
        
    • şey daha farklı
        
    Birgün işlerin farklı olacağına dair umudunu koruyan herkes öyle. Open Subtitles فهل الجميع الذي عقد الأمل أن يوما الأمور ستكون مختلفة.
    Ve eğer seninle çalışırsam, sanırım durumlar farklı olur. Open Subtitles وإذا عملت معك، أفترض الأشياء ستكون مختلفة
    Eğer cenaze töreninden sonra Harris'ten ayrılmasaydın, belki de her şey daha farklı olacaktı. Open Subtitles و بالإضافة الى ذلك , لو انك لم تتركي هاريس في تلك السهرة ـ ربما الامور ستكون مختلفة ـ هل هذا ذنبي ؟
    Bu yeni bir gün. Artık her şey farklı olacak. Open Subtitles هذا هو يوم جديد والأمور ستكون مختلفة قليلا هنا
    Hayatım boyunca hep birilerini bekledim. Neden farklı olacağını düşündüm bilmiyorum. Open Subtitles هل تصدق أنني سأتحمله طوال عمري اعتقدت أن الأمور ستكون مختلفة
    Fakat oylama şekilleri çok farklı olurdu. TED لكن الطريقة التي سيصوت بها الناس ستكون مختلفة تماما.
    Makine Öğrenmesi Devrimi Sanayi devriminden çok daha farklı olacak çünkü Makine Öğrenmesi Devrimi asla durulmayacak. TED ثــورة التـعلـم الألــي ستكون مختلفة تماماً عن الثورة الصناعية لأن ثورة التعلم الألي لن تستقر أبداً
    Nasıl olmuştu da ikinci kez her şeyin farklı olacağına kendimi inandırabilmiştim? Open Subtitles كيف يمكن لي واسمحوا لي نفسي ان الامور ستكون مختلفة في المرة الثانية؟
    Bak, bebek doğduğunda her şeyin daha farklı olacağına eminim. Open Subtitles انظري، أنا متأكد من أن الأمور ستكون مختلفة بمجرد أن يولد الطفل
    Biri bana farklı olacağına dair söz vermişti. Open Subtitles شخص ما وعدني أن الأمور ستكون مختلفة.
    Düşünüyorum okul farklı olur sanıyordum. Open Subtitles انا فقط ظننت ان الجامعة ستكون مختلفة تعرف مثل ان نقضي الوقت معاَ ونسكر اشياء كهذه
    Bu sefer durumlar daha farklı olur sanmıştım... Open Subtitles ضننت أن هذه المرة ستكون مختلفة
    Kulağa çılgınca geliyor ama eğer o taksiye binmeseydim bütün hayatım çok farklı olacaktı. Open Subtitles أعلم أن الأمر يبدو غير معقولاً لكن كل ما أعرفه أن حياتي كانت ستكون مختلفة ... .
    Tasarım daha farklı olacaktı. Open Subtitles ظننت أن الطبقة ستكون مختلفة
    Bu kez her şey farklı olacak. Başkanlık dönemim süresince doğruluğu, sorumluluğu iyi yönetimi geri getireceğim. Open Subtitles هذه المرة ستكون مختلفة. سوف أكرس هذه الرئاسة لاستعادة مصداقيتنا،
    Bella, her şey farklı olacak. Open Subtitles بيلا .. بيلا . الأمور ستكون مختلفة الآن
    Bir anda, kızımın hayatının benimkinden çok daha farklı olacağını düşündüm. TED ففي تلك اللحظة أدركت أن حياة ابنتي ستكون مختلفة جداً عن حياتي.
    Puddy, arabayı almaya karar verdiğimde her şeyin farklı olacağını sanıyordum. Open Subtitles أنصت، عندما بدأنا عملية البيع، ظننت أن الأمور ستكون مختلفة.
    Bana söylemiş olsan... her şey çok farklı olurdu. Open Subtitles لو انك أخبرتنى فقط أعتقد انه هناك أشياء كانت ستكون مختلفة
    SOPA ve PIPA'nın gerçek etkileri istenilenlerden çok daha farklı olacak. TED التأثيرات الحقيقية لSOPA وPIPA ستكون مختلفة عن التأثيرات المقترحة.
    Orada bulunsaydım eşarp düştüğü zaman, ki cesaretlerimizin Mösyö, çok farklı olduğu aşikar, yerden alıp toplardım bizzat kendi omzuma. Open Subtitles ولو كنت هناك، فإن شجاعتنا ستكون مختلفة ولكنتُ قد أخذت الوشاح لنفسي
    Biliyorum şimdi hepimiz üzgünüz; ama sabah her şey daha farklı görünecektir. Open Subtitles أعرف أن كلنا منزعجين الأن ولكن الأمور ستكون مختلفة في الصباح ، ما رأيك؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more