"ستويل" - Translation from Arabic to Turkish

    • Sitwell
        
    Stan Sitwell alopesi hastasıydı yani vücudunda hiç kıl yoktu. Open Subtitles (ستان ستويل)، يعاني من داء الثعلبة) حالة تجعله بلا شعر
    Michael, Sally Sitwell'e her daim âşıktı. Open Subtitles كان (مايكل) مغرماً دوماً بـ (سالي ستويل)
    Görünüşe göre benim oğlan senin kıza takacak, Sitwell. Open Subtitles يبدو ان أبني سوف يضعه في أبنتك يا (ستويل)
    Az önce tam da gitmeye hazır olan Sally Sitwell'i elinden kaçırdın. Open Subtitles تركت (سالي ستويل) ترحل عنك عندما كانت مستعدة للذهاب
    O kadar da kötü değil. Lucille 2'ye teklif yapan tek kişi o tüysüz Sitwell. Open Subtitles ليس الأمر سيئاً, المزايد الوحيد على (لوسيل 2) ذلك (ستويل) عديم الشعر
    Michael, Sally Sitwell'le brança çıkmıştı. Open Subtitles كان (مايكل) يتناول الأفطار مع (سالي ستويل)
    Gob yakın zamanda Bluth Şirketi'nin rakibi Sitwell Şirketi tarafından işe alınmıştı. Open Subtitles استؤجر (غوب) مؤخراً من قبل منافسي شركة (بلوث) "مؤسسات ستويل"
    Bir de şirket arabasına ihtiyacım var. Bu konuda Sitwell ile denk olmalısın. Open Subtitles أريد سيارة خاصة بالشركة أيضاً عليك ان تضاهي (ستويل)
    - Sitwell'in zıttı isimli tüysüz ve şu sıralar sana çok sinirli olan bir herif tarafından yönetilen şirket. Open Subtitles -و هي نقيض (ستويل)=أجلس ثرياً التي يديرها رجل معين عديم الشعر قد يكون مستاء منك الآن
    Hem de Standpoor'a. Evet bu Sitwell. Open Subtitles إلى شيء يسمى "ستاندبور" أجل, إنه (ستويل)
    Müzayedede Sally Sitwell'e teklif yaptığımı hatırlıyor musun? Open Subtitles هل تذكر عندما زايدت على (سالي ستويل) في مزاد العازبات؟
    Aslında Michael, Sitwell Şirketi'ne... Open Subtitles في الحقيقة, ذهب (مايكل) إلى شركة (ستويل)
    - Çünkü Sally Sitwell'e seninle gelip gelmeyeceğini sormaya korkuyorsun, değil mi? Open Subtitles -لأنك خائف من طلب (سالي ستويل) للذهاب معك
    Aslında arayan Stan Sitwell idi ve Lucille 2'yi beraberinde tatile götürmek istiyordu. Open Subtitles في الواقع, كان (ستان ستويل) يتصل بها كما أصبح معجباً بـ (لوسيل 2) بنفسه
    Şimdi her şey anlaşılıyor. Yoksa neden Sally Sitwell benden kaçsın? Open Subtitles هذا منطقي لمَ سوف تتحاشاني (سالي ستويل
    Lucille 2 ve Sitwell iş anlaşması yapıyorlar. Open Subtitles (لوسيل 2) و (ستويل) يعملان على صفقة تجارية
    Lindsay, senin Sitwell'e gidip bilgi toplamanı istiyorum. Open Subtitles (لينزي), أريدك ان تذهبي إلى (ستويل) و ترين ما بإمكانك ان تكتشفيه
    Aklına girmeye çalışıyorum. Sanırım şirketi Stan Sitwell'e satmayı planlıyor. Open Subtitles أحاول الدخول إلى عقلها, أظنها ستحاول بيع الشركة إلى (ستان ستويل)
    Spa bölümü Stan Sitwell ile Lucille 2'ye de başarıyla göğüs gerdi. Open Subtitles أثبت المنتجع أيضاً أنه يعيق (ستان ستويل) و (لوسيل 2)
    Burada Sally Sitwell ile birlikte olman gerekiyordu ama ona sormaya korktun. Open Subtitles لكن كان من المفترض ان تكون هنا مع (سالي ستويل) لكن, كنت خائفاً من طلب هذا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more