"ستُخبرني" - Translation from Arabic to Turkish

    • söyleyeceksin
        
    • söyleyecek
        
    • anlatacaksın
        
    • anlatacak
        
    Sanırım semavi varlıklarla ile insanların bir araya gelmemesini söyleyeceksin. Open Subtitles أفترض إذن أنك ستُخبرني أن البشر والألوهية أمران لا يختلطان
    Takım elbiseli bir adam işte. Onun hakkında bilmediğin her şeyi ve nerede olduğunu söyleyeceksin. Open Subtitles حقّأً، حسنٌ إذن ستُخبرني كل شيء لا تعرفه عنه، وأين يمكنني أن أجده
    O zaman onun hakkında bilmediğin her şeyi ve nerede bulabileceğimi söyleyeceksin. Open Subtitles حقّأً، حسنٌ إذن ستُخبرني كل شيء لا تعرفه عنه، وأين يمكنني أن أجده
    Pekâlâ, neden sadece eski bir örtüyü almak için buralara kadar geldiğinizi söyleyecek misin? Open Subtitles حسناً، هل ستُخبرني أنّكَ أتيت كل هذهِ المسافة لتشتري هذا اللحاف القديم؟
    Ne yaptığını söyleyecek misin yoksa tahmin yürütmeye devam mı edeyim? Open Subtitles هل ستُخبرني ما تقوم به، أمّ أنّك ستدعني أخمّن؟
    Bana burası hakkında bildiğin her şeyi anlatacaksın, hem de hemen. Open Subtitles سوف تُخبرني كلّ شيءٍ تعرفه عن هذا المكان، أنت ستُخبرني الآن.
    - Tam 18 tane kaçış manevrası yaptın. - Neler döndüğünü anlatacak mısın bana? Open Subtitles لقد أجريت للتو 18 مُناورة تملّص، هل ستُخبرني بما يجري؟
    O polisin şahidimi nerede tuttuğunu bana söyleyeceksin. Open Subtitles أنت ستُخبرني بمكان تخبئة تلك الشُرطيّة لشاهدي.
    Sana garanti ediyorum seninle işim bittiğinde onları nerede bulacağımı bana söyleyeceksin. Open Subtitles أنا أضمن لك أنك ستُخبرني أين اجدهم قبل أن أنتهي منك
    Sekiz milyonun nerede olduğunu söyleyeceksin. Yoksa o elini öğütücünün içine sokacağım. Open Subtitles أنت ستُخبرني أين هي تلك الملايين الثمانية، وإلاّ سنضع يدك داخل تلك البالوعة
    Ne zaman olacağını kestiremesem de eninde sonunda söyleyeceksin zaten. Open Subtitles لا أعرف كم من الوقت سيستغرق هذا، لكن ستُخبرني في نهاية المطاف.
    Bunun beni şerefsizin biri yapacağını mı söyleyeceksin? Open Subtitles هل ستُخبرني أن ذلك الأمر يجعل مني أحمق ؟
    Beni tanıyorsun, ona diyeceğim ki bana şimdi, bu adamı nerede bulabileceğimi söyleyeceksin. Open Subtitles وأنت تعرفني، أنا فقَط سأقول له، أنت ستُخبرني أين يُمكنني أن أجد هذا الرجُل فالحال.
    Bana bu gemiyi nasıl karaya çekeceğimi söyleyeceksin. Open Subtitles ستُخبرني كيف أرسو بهذه السفينة.
    Şimdi, sen bana onun nerede olduğunu söyleyeceksin. Open Subtitles الآن ستُخبرني أين ذهبت.
    Bana ne olduğunu söyleyecek misin? Open Subtitles هل ستُخبرني بما يجري؟
    Bana ne iş yaptığını söyleyecek misin nihayet? Open Subtitles -هل ستُخبرني أخيرًا ماهو عملك؟
    Bana burada ne yaptığımızı söyleyecek misin? Open Subtitles هل ستُخبرني بما نفعل هُنا ؟
    Bir gün bana şu bilgileri nasıl aldığını anlatacaksın. Open Subtitles ذات يومٍ ستُخبرني كيف تحصل على معلوماتك الخارقة.
    Cassandra'nın sana söylediği her şeyi bana anlatacaksın. Open Subtitles ستُخبرني بكل شيء، أخبرتكَ إيّاه (كساندرا)، حول غطائها، (توبلوف)،
    Bir gün şu hikâyeyi bana anlatacaksın. Open Subtitles في يوم ما ستُخبرني بتلك القصة
    Şimdi büyük planını anlatacak mısın? Open Subtitles ستُخبرني الآن بخِطتكِ العظيمَة؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more