"سجلاتها" - Translation from Arabic to Turkish

• kayıtlarını
• kayıtları
• kayıtlarına
• kayıtlarında
• kayıtlarının

- Belediye araştırıyor, artı elektrik kurumu da kayıtlarını kontrol ediyor.
تعمل البلدية على ذلك. تبحث ادارة الكهرباء داخل سجلاتها.

Tıbbi kayıtlarını inceleyin. Hastalarımızla benzer yönler bulmaya çalışın.
احضروا كل سجلاتها الطبية ابحثوا عن الأمور المشتركة

Kendisinin ordu kayıtları ile ilgili büyük tutarsızlıklar var.
هنالك إشتباه كبير بخصوص صحة سجلاتها في الجيش

Tıbbî yardım, kayıtları ve tedavisinden kim sorumluydu?
من كان المسؤول عن علاجها؟ سجلاتها ، دوائها؟

Ve obstetri-jinekoloji kayıtlarına göre son zamanlarda cinsel ilişkiye bile girmemiş.
و سجلاتها الطبية تخبرنا بأنه كان لديها عدد بسيط من العلاقات الجنسية مؤخراً

Eğer birisiyle gizli kapaklı görüşmüşse, bu telefon kayıtlarında görmüyor.
لو كانت تقابل شخصا ما فسيظهر هذا فى سجلاتها الهاتفية

Eğer öyle olsa bile bence oraya kayıtlarının gönderileceği bir adres bırakmışlardır
و حتى لو فعلوا.. ربما يكونوا على استعداد بأن يخبروك بالمكان الذى ارسلوا اليه سجلاتها

Tıbbi kayıtlarını okudum. Antidepresanlardan bahsedilmiyor.
قرأت سجلاتها الطبية، لا يوجد ذكر لمضادات إكتئاب.

Dynastic kayıtlarını bize açtığında daha basit olur.
سيكون أسهل عندما تفتح الشركة سجلاتها لنا

Amiral Cain'den kayıtlarını istemeliyiz.
يجب أن نطلب من الأدميرال كين سجلاتها

Uçağın numarasıyla onların kayıtlarını sorgula.
و قم بمطابقة سجلاتها مع أرقام الطائرة

Eski tıbbi kayıtlarını bulamıyoruz.
-لا يمكننا إيجاد سجلاتها الطبيّة القديمة

Sabıka kayıtlarını gördünüz.
لقد اطلعت على سجلاتها الجنائية

Tıbbi kayıtları silinmiş, aynı diğerleri gibi.
وقد مُحيت سجلاتها الطبية كالآخرين بالضبط

Finansal harcamalarının kayıtları düzenli değil, ama hepimizin öyle.
لم تبق سجلاتها الماليه منظمه بشكل دقيق شأنها مثلنا

Finansal kayıtları orada ne yaptığı hakkında bir bilgi veriyor mu?
هل هناك في سجلاتها المالية أي إشارة لما كانت تفعله هناك ؟

15 yıl önceki tıbbi kayıtlarına ulaşırsak yerini tespit etmek için faydalanabiliriz.
إذا حصلنا على سجلاتها الطبيّة لتلك الفترة، فيمكننا استخدامها لتحديد المكان

kayıtlarına bakmış. Bütün bilgilerini biliyor...
لقد نظر في سجلاتها وحصل على جميع المعلومات

kayıtlarına bakmamıza izin verdiler.
وافقوا على السماح لنا نذهب من خلال سجلاتها.

Muhtemelen. Tıbbi kayıtlarında bir şey olabilir.
ربما، قد يكون شيئا في سجلاتها الطبية

Lauren'in tıbbi kayıtlarında bir iki Baku olması lazım.
لورين) ربما لديها) واحد او اثنين في سجلاتها الطبية القديمة

İngiltere'deki kayıtlarının yalnızca beş yıl öncesine gittiğini biliyor musun?
أكنت تعلم أن سجلاتها في المملكة المتحدة تعود فقط إلى قبل خمس سنين؟