sicili temiz; onu suçlu gösteren bir şey yok. | Open Subtitles | -إنّ سجلّه نظيفٌ، لا شيء يدل على أنّه قذر . |
Eyaletteki sicili temiz. | Open Subtitles | سجلّه الجنائي نظيف. |
Ama geçen ay salıverildiğinde bütün kayıtları kayboldu. | Open Subtitles | على الرغم من أنّ سجلّه إختفى عندما أُطلق سراحه الشهر الماضي. |
Telefon kayıtları altı hafta önce Paulie'de olduğunu gösteriyor ama o tarihten beri telefonundan sinyal gelmedi. | Open Subtitles | سجلّه الهاتفي يُظهر بأنّه كان في بولي منذ 6 أسابيع ولكنّ هاتفه لم يرّن من حينها |
Polis kayıtlarını incelemize rağmen... | Open Subtitles | لقد فحصنا سجلّه في قسم الشرطة، |
Banka kayıtlarını, telefon kayıtlarını aldım. | Open Subtitles | حصلت على سجلّه المصرفي، و مكالماته. |
Teğmenin aklı başına gelirse, bu olay siciline geçmemeli. | Open Subtitles | إن عادت ذاكرة الملازم إليه فهذا لا يجب أن يُكتب في سجلّه |
Larry Kincaid, 46 yaşında ve sicili temiz. | Open Subtitles | اسمه (لاري كينكيد)، في الـ46 من عُمره، سجلّه نظيف. |
Doğum belgesi, sağlık dosyaları, okul kayıtları... | Open Subtitles | شهادة الميلاد، سجلّه الطبي، سجلاته المدرسية... |
kayıtları Hannah'ı 78. cadde ve Lex arasından aldığını gösteriyor. | Open Subtitles | الذي أظهر سجلّه أنّه إلتقطها في تقاطع الشارع الـ78 مع (ليكس). |
Adam O.J. Simpson. Sanırım kayıtlarını biliyorsunuz. | Open Subtitles | إنهُ (أو جي سيمبسون) تعرفون سجلّه |
Efendim, tüm saygımla bu konuşmanın onun siciline işlenmemesini talep ediyorum. | Open Subtitles | سيّدي، أطلب بكل إحترام ألّا ينعكس هذا الخرق على سجلّه. |