"سحبتها" - Translation from Arabic to Turkish

• çekti
• çektim
• çıkardım
• sürüklersen
• sürüklediğimi

Chloe, tıp merkezindeki gözetim sisteminden çekti.
سحبتها كلوي من نظام المراقبة في المركز الطبي

Bacağım çekti. Bacağım çekti. O neydi öyle lan?
لقد سحبتها،لقد سحبتها لقد سحبتها، ماذا كان هذا الهراء؟

Gıda Yardım Fonu'ndan 200,000 Dolar çektim.
إن المئتي مليون دولار التي سحبتها من صندوق الإعانة الخاص بالأطفال والشيوخ

Arabanın önünden çektim, elimi bıraktı ve sonra da gitmiş.
سحبتها بعيدًا عن السيارة، تركت يدي، ورحلت. حسنٌ.

Sen kılıcıma yerleştirdikten, 1 dakika sonra çıkardım.
سحبتها من سيفي حوالي دقيقة بعد أن وضعتيها هناك

- Onu gölden çıkardım.
لقد سحبتها من البحيرة ولست متأكدة

Ama eğer onu şu anda yediğin bokların içine sürüklersen... durum değişir.
لكنك سحبتها للأسفل لأي من الهراء الذي تمضي به الآن قصة مختلفة

Ağaç dalını nereden aldığımı ve yolun aşağısında onu nereye sürüklediğimi gösterdim.
أطلعتهم أين إلتقطت غصن شجرة وعلى امتداد الطريق والمكان الذي سحبتها إليه

Herif bana bıçak çekti.
اللعين طعنني بالسكين وأنا سحبتها.

Fiber Sara oradan çekti
الالياف التى سحبتها ساره من هناك

Natalie onları cımbızla çekti Hızla çekti
ناتالي نتفتها ، سحبتها بقوة

"...sandalyeye oturup onu kendime doğru çektim...
جلستُ على الكرسي و سحبتها باتجاهي

Çok sert çektim.
.... لقد سحبتها بشدة, لم أقصد أن

Kusura bakma biraz sert çektim
اسف لقد سحبتها بقوه

Yakınıma çektim.
‎سحبتها قريباً. ‏

Onu trenden çıkardım.
سحبتها من القطار

Bent Elbow'da sizin karşınızda çıldırdığı gün Maura Thatcher'ın boğazından çıkardım.
(سحبتها من حلق (مورا تاتشر فى اليوم الذى أفزعت أسرتك فى المطعم

Ama eğer onu şu anda yediğin bokların içine sürüklersen... durum değişir.
لكنك سحبتها نحو أي هراء انت ستفعله الآن قصة مختلفة

Ağaç dalını nereden aldığımı ve yolun aşağısında nerede kadının başına ağaç dalıyla vurduğumu ve onu nereye sürüklediğimi gösterdim.
أطلعتهم أين إلتقطت غصن شجرة و على امتداد الطريق ضربتها على رأسها بغصن الشجرة و المكان الذي سحبتها إليه