"سحرياً" - Translation from Arabic to Turkish

    • sihirli
        
    • büyülü
        
    • büyü
        
    • büyülüydü
        
    • sihirliydi
        
    • mucizevi şekilde
        
    Eğer öyle olsaydı, seğirmeler IG verdiğimizde sihirli bir şekilde ortadan kaybolmazdı. Open Subtitles إن كان كذلك ما كان ليختفي الارتعاش سحرياً عندما أعطيناها الجلوبلين المناعي
    Karanlık her şeyi yutmadan önce batan güneşin sahneyi sihirli hale getirdiğinden. Open Subtitles وكيف غروب الشمس يجعل المنظر سحرياً حتى يتحول كل شيء إلى ظلام
    Burası onun tamamiyle sihirli birşey keşfettiği yerdi ve anlattıkça büyüleniyordu-- bu boya kimyasının sihriydi. TED والتي إكتشف بها شيئاً سحرياً وعندما شرح لي الامر كان مبهراً .. انها العملية السحرية للصبغ
    Ne takip etmek ölümlüler için büyülü bir iz bırakabilirsiniz. Open Subtitles و لا يمكننا أن نفعل شيئاً . سحرياً ليراه البشريون
    Tasarım niyetiyle dünyayı aklınızda çözümlediğinizde dünya büyülü bir hâl alıyor. TED عندما تحاول فك شفرة العالم بنية التصميم فإن العالم يصبح نوعا ما شيئا سحرياً.
    Ama yapamıyorum. Resmen. Sana büyü yapamıyorum. Open Subtitles ولكن لا أستطيع , ليس رسمياً ليس سحرياً
    Bu şey büyülüydü. Open Subtitles هذا الشي.. هذا الشي كان سحرياً
    Bilmem. On üç kulağa daha sihirli geliyor, değil mi? Open Subtitles لا أعرف, 13 كان يبدو رقماً سحرياً, كما تعرف.
    Keşke şu sebzeleri büyütecek sihirli bir iksir olsaydı. Open Subtitles ليتني أمتلك مستحضراً سحرياً يجعل المحاصيل تنمو
    Nasıl sihirli bir şekilde her suç mahallinde bulunuyorlar? Open Subtitles أعني كيف يُعقَل أن يتواجدنَ سحرياً في كل موقع للجريمة؟
    Ama sihirli bir kılıç kullanan ahmak bir samuray savaşçısı önüme çıkıp bana karşı koymaya çalıştı. Open Subtitles لكن محارب الساموراي الغبي يحمل سيفاً سحرياً تقدم ليواجهني
    Ama sihirli bir kılıç kullanan ahmak bir samuray savaşçısı önüme çıkıp bana karşı koymaya çalıştı. Open Subtitles لكن محارب الساموراي الغبي يحمل سيفاً سحرياً تقدم ليواجهني
    Gerçekten yapmak ona kitleler için bir sihirli halk kahramanı olma ve tüm, teşekkür ederiz. Yeterli Ama yeterlidir. Open Subtitles أنا أقدره لأنه أصبح بطلاً سحرياً لكل الفوضى
    Legend kız sihirli bağlı tutar. Open Subtitles الأسطورة تقول أن الشقيقات مرتبطات سحرياً
    sihirli falan değil. Yalnızca mutfağımda hazırladığım bir saç kremi. Open Subtitles إنه ليس سحرياً, إنه مزيج من بعض الملطفات التي أحضرها في مطبخي
    Bir hastane, insanların hayallerinin sıradan olmadığı, sihirli bir yer gibidir. Open Subtitles يمكن أن يكون المشفى مكاناً سحرياً أحياناً
    Bir cadının boynunda asılı büyülü bir tılsımı bana getirmeni istiyorum. Open Subtitles أريدك أن تُحضِر لي ترياقاً سحرياً ترياقاً يكون مُعلَّقاً على رقبة إحدى الساحرات
    Bu boru büyülü olsa da olmasa da, bizi bir araya getirdi. Open Subtitles سواء كان هذا البوق سحرياً أو لا فهو قد أحضرنا هنا
    Bu yüzden daha özel, hatta büyülü. Open Subtitles والذي بطبيعة الحال يجعله مميزاً، حتى سحرياً.
    Ancak eğer bizi daha iyi yapabilecek büyülü kişiler varsa yani, her zaman bunu yaparlardı, değil mi? Open Subtitles ولكن إذا كان هناك شخصاً سحرياً قد يجعلنا أفضل أعني، كانوا قد فعلوا ذلك بالفعل أليس كذلك؟
    Bir kalbin diğerine bağlanması bir çeşit büyü gibidir. Open Subtitles ،عندما يتصل قلب بآخر يكون سحرياً
    Çok büyülüydü. Open Subtitles كان سحرياً جداً
    Kimsenin bilmediği... ve bizim paylaşmadığımız bu sır... sihirliydi. Open Subtitles السر الذي إحتفظنا به ولم يفعل أحد آخر بهذا العالم. كان سحرياً.
    O balık saldırısından oluşup da mucizevi şekilde iyileşen yaralar bunu yağmur yaptı, değil mi? Open Subtitles وجرحك من هجوم السمك ، الذى شـُفى سحرياً المطر فعل ذلك ، اليس كذلك ؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more