Seninle yatmak hiç iyi bir fikir değil çünkü yeni biriyle görüşmeye başladım ve o aradığım kişi olabilir. | Open Subtitles | لا أعتقدُ أنّها فكرة سديدة أن أمارس الجنس معك، منذُ أن بدأت بمواعدة إمرأة جديدة. أعتقدُ أنّها المرأة الأمثل. |
Durumu da iyi değil, ramen pek iyi bir fikir olmayabilir. | Open Subtitles | ليست في حالة جيّدة لذا ربما الراميون لن يكون فكرة سديدة |
Akşam biriyle görüşmem lâzım. Lyi bir fikir mi bilmiyorum. Peki. | Open Subtitles | يجب أن أرى أحدهم في المساء لا أعتقد أنها فكرة سديدة |
Bu Güzel bir fikir. Ben de kek yaparım. | Open Subtitles | هذه فكرة سديدة وأنا سأعد الحلوى بالشوكولا |
Bu zayıf halinizle emzirmeniz Doğru olmaz. | Open Subtitles | و كما تعرفين تلك ليست فكرة سديدة بالنسبة لوضعكِ الحرج |
Moe'nun yerindeki çocuksuz ayyaşlar... ..bunun harika bir fikir olduğunu söylemişti. | Open Subtitles | حسنا كل رفاقي الثملاء في الحامة قالو انها فكرة سديدة |
Bunun iyi bir fikir olduğunu zannetmiyorum, efendim. | Open Subtitles | لا اظن انها فكرة جيدة,سيدي حسناً, لا اظن انها فكرة سديدة , سيدي |
Sane dedim seninle görüşmem artık iyi bir fikir değil. | Open Subtitles | أخبرتك, لا أظنها فكرة سديدة أن نري بعضنا |
Yerel polisi karşımıza almamamızın iyi bir fikir olduğunu sanıyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد أنّ معاداة الشرطة المحليّة فكرة سديدة |
- Bunun çok iyi bir fikir olduğunu sanmıyorum. Mükemmel bir fikir. | Open Subtitles | ــ لا أظنها فكرة سديدة ــ إنها فكرة رائعة |
Şey, bunun iyi bir fikir olduğunu zannetmiyorum, efendim. | Open Subtitles | لا اظن انها فكرة جيدة,سيدي حسناً, لا اظن انها فكرة سديدة , سيدي |
Büyük bir terfinin eşiğindeyken böyle bir şey yapmak iyi bir fikir mi? | Open Subtitles | أهذه فكرة سديدة باعتقادك ؟ خصوصاً أنك قاب قوسين أو أدنى من ترقية كبيرة؟ |
Bugün okula gitmenin Güzel bir fikir olduğunu sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد أن ذهابك اليوم إلى المدرسة فكرة سديدة |
Şu anda otele para harcamayı Doğru bulmuyorum. | Open Subtitles | لا أظنها فكرة سديدة بأن أنفق بعض المال على فندق حالياً |
Evet, sadece düşünüyordum da bu seyahat çok da harika bir fikir değildir. | Open Subtitles | نعم ، كنت أفكر ربما هذه الرحلة ليست بفكرة سديدة |
- İyi bir noktaya değindi. - Çok iyi bir nokta, pekâlâ. | Open Subtitles | هذه وجهة نظر سديدة, وجهة نظر سديدة جداً |
İyi dedin. Eğer trene geri döndersek, öldük demektir. | Open Subtitles | وجهة نظر سديدة إذا عدنا لذلك القطار فنحن ميتان |
- Belki eve gitmem en iyisi. - İyi fikir. | Open Subtitles | ـ ربما من الأفضل أن أعود إلى المنزل ـ هذه فكرة سديدة |
Ne kadar cezbedici olsa da, ağız sağlığı uzmanını yemek pek de iyi bir fikir değildir. | Open Subtitles | مع أن الأمر يبدو مغرياً، فليست فكرة سديدة أبداً أن تبتلع المتخصّصات بتنظيف أسنانها |
Bu ejderha ile arkadaş olmak istiyorsan onu beslemek iyi bir fikirdir | Open Subtitles | هذا صحيح لو أردت مصادقة تنين ففكرة سديدة أن تبدأ بإطعامه |
Sence bu adamların peşine yanlız düşmemiz akıllıca mı? | Open Subtitles | أأنت مُتأكّد أنّها فكرة سديدة مُلاحقة هذا الرجل بأنفسنا؟ |