Bunun,Yeraltı Mezarlığı sonrasındaki süreçle başetme olduğuna eminim.. | Open Subtitles | أنا متأكدة جداً من أن هذا مُعادل لمرحلة ما بعد سراديب الموتى |
Ya Delaware görevi aslında Yeraltı Mezarlığı'na yapılan bir yolculuksa... | Open Subtitles | ماذا لو كان العبور لديلاوير كان في حقيقة الأمر رحلة الي سراديب الموتى |
Takip edip sinyale kilitlenmeyi başardık ve sonra da bu yeraltı mezarlığına kadar izledik. | Open Subtitles | قسمنا نفسنا لثلاث لأيجاد الأشارة وغلقها يتبع هذا أسفل سراديب الموتى |
Kutsal ayin odamızda olmalı, binanın altındaki yeraltı mezarlığında. | Open Subtitles | ستكون في غرفة الطقوس السريه خاصتنا في سراديب الموتى تحت البنايه |
Altımızda yer altı mezarları olduğu söylemiştin. | Open Subtitles | أنت... قال كنت هناك كان سراديب الموتى أدناه لنا. |
- Toplu mezarlara giden gizli tünel. | Open Subtitles | إنه نفق سري يمر خلال سراديب الموتى. |
..Paris'in altındaki taş mezarlarda gömülü. | Open Subtitles | (في سراديب الموتى تحت (باريس |
Eğer oraya geçebilirsek yeraltı mezarlarına inebiliriz. | Open Subtitles | لو اننا دخلنا هناك فسيمكننا أن ننزل إلى سراديب الموتى |
Merasimimize gizlilik içinde devam edeceğiz, tıpkı bir zamnanlar, eski Hristiyanların yeraltı mezarlarında(katakomb) yaptıkları gibi. | Open Subtitles | .. سنكمل المراسم بالسر مثل المسيحيين في سراديب الموتى |
Biz onu araftan... ve yeraltı mezarlığından getirdik. | Open Subtitles | قمنا بأرجاعها من المطهر ، من سراديب الموتى |
Yer altı mezarlarının yasaklı bölgelerine girmenin bir yolunu bulmalıyız. | Open Subtitles | علينا أن نجد منفذاً إلى منطقة سراديب الموتى المحظورة. |
Bir şekilde Yeraltı Mezarlığı'na girmesini sağladı. | Open Subtitles | فقد مكنهم بطريقة ما من دخول سراديب الموتى |
Yeraltı Mezarlığı'na Tanrı'nın Gözü'nü almaya gitti. | Open Subtitles | لقد سافرت الي سراديب الموتى لأحضار عين الحماية الألهية |
Washington'ın Yeraltı Mezarlığı'na giderken kullandığı yol. | Open Subtitles | أنه الطريق الذي أخذه واشنطن الي سراديب الموتى |
Yeraltı Mezarlığı'na ulaşıp Tanrının Gözü'nü aldılar. | Open Subtitles | ونجحوا في الوصول الي سراديب الموتى وقاموا بأستعادة عين الحماية الإلهية |
Teğmen ve ben yeraltı mezarlığına seyahat edeceğiz. Bir defalığına, | Open Subtitles | سيادة المُلازم وأنا سنذهب في رحلة الي سراديب الموتى |
Hmm. Belki ben de yeraltı mezarlığına gitmeliyim. | Open Subtitles | يساعدك على التخلي عن هذا الأدمان ربما يجب على الذهاب الي سراديب الموتى |
Kendimi ejderha rahibi öldürmek için saatlerce yeraltı mezarlığında koşmuş gibi hissediyorum. | Open Subtitles | أشعر وكأنني قضيت ساعات احاول المرور من خلال سراديب الموتى |
yeraltı mezarlığında olduğundan beri dünyada bir ay geçti zaman burada on kat daha hızlıdır. | Open Subtitles | لقد مر شهر في العالم وهنا بعد في سراديب الموتى هذه لقد تبدد الوقت أسرع بعشر مرات |
Marino da yer altı mezarları var. | Open Subtitles | هناك سراديب الموتى في مارينو. |