Şimdi, baskın kanser teorisi der ki, tek bir kanser hücresinde tek bir onkojen vardır ve bu onkogen sizi kanser kurbanı yapar. | TED | تقول نظرية السرطان السائدة أن هناك جين سرطاني واحد في خلية سرطانية واحدة، وهذا سيجعلك من ضحايا السرطان. |
Bu mavi hücrelerin her biri bir kanser hücresi içindeki kanser genleri ve tüyün bir parçasılar. | TED | كل واحدة من هذه الخلايا الزرقاء هي جين سرطاني بداخل خلية سرطاينة، وهي جزء من الريش |
Altı aylık holistik tedavi sonrasında kanserim gerilemeye başladı. | Open Subtitles | بعد ستة اشهر من العلاج هناك سرطاني ذهب |
Sanırım benim kanserim, sizin kanserinizden farklı. | TED | أعتقد أن سرطاني انا مختلف عن سرطانكم . |
Biliyormusun Doktor, kanserimi tedavi edeceğini söylemiştin, ama tek yaptığın bana tecavüz etmekti! | Open Subtitles | لقد قلت يا دكتور أنك ستعالج سرطاني لكن كل مافعلته هو اغتصابي |
Burada yaptıkları şey kanserli bir tümörü yok etmek. | TED | في الحقيقة، فإن ما تقوم به هنا هو تدمير ورم سرطاني. |
kanserimin, planın parçası olduğuna dair onlara güvence vermemi istediler. | TED | الناس يريدون مني أن أؤكد لهم، أن سرطاني كان جزءًا من خطةٍ ما. |
Küçük ıstakozum, öyle şeydin ki... | Open Subtitles | سرطاني الصغيرة.. كنتِ... |
Pasif içiciliğin kanserojen olduğu kanıtlandı. | Open Subtitles | أتعلم أنه تم إثبات أن التدخين السلبي هو .. عامل سرطاني |
Hiç kanser hücresi görememişler yani bu yaşadıklarımın hepsi kanser olmadığıma emin olmak için. | Open Subtitles | لم يكن هناك ورم سرطاني أستطاعوا رؤيته وكل مامريت به كان فقط للتأكد |
Ben tehlikeli görünmüyor, ancak testler bir kaç gün sonra elimize ulaşana kadar kanser olup olmadığından emin olamayız. | Open Subtitles | يبدو أن الشامة غير خطيرة لكن لسنا متأكدين من ذلك سواء كان ذلك سرطاني حتى تعود نتائج التحليل بعد عدة أيام |
Ama kanser ve ya hayati tehlikesi olmadığını söyledin. | Open Subtitles | ولكنكِ قلت أنه غير سرطاني أو مهدد للحياة |
Ölüyorum. kanserim geri geldi. | Open Subtitles | أنا أحتضر سرطاني قد عاد |
- Hayır, kanserim geri döndü. | Open Subtitles | كلا، لأن سرطاني قد عاد |
kanserimi tespit eden tarayıcı bu şirkette üretilmişti. | Open Subtitles | كان أول سكانر يكتشف سرطاني وقد صنعته هذه الشركة |
Neşenin kanserimi iyileştireceğini düşünmüyorum. | Open Subtitles | انني لا اعتقد أنه بامكان السعادة أن تعالج سرطاني حسنا عليكِ أن تعلمي |
Ses dalgalarını kullanarak kanserimi tedavi etti. | Open Subtitles | لقد استخدم الامواج الصوتية لتخفيف حالة سرطاني |
Kalça kemiğinde beysbol topu büyüklüğünde kanserli bir tümör bulundu. | Open Subtitles | ووجد الباحثون وجود ورم سرطاني حجم كرة البيسبول، على عظمة الفخذ. |
Bana kanserimin geri döneceği günü iple çektiğini söyledi. | Open Subtitles | أخبرتني أنّها كانت تعد الأيام حتى يعود سرطاني |
Küçük ıstakozum, öyle şeydin ki... | Open Subtitles | سرطاني الصغيرة.. كنتِ... |
Uyluk kemiğinde kanserojen bir tümör. Cerrahi müdahaleyle alınmalı. | Open Subtitles | ورم سرطاني بعظم الفخذ يجب استئصاله جراحياً |
kanseri benden alıp kendine verebilecek bir yol bulmuş gibi | Open Subtitles | بأنه فهم كيف أخذ سرطاني بعيداً وأعطاه لنفسه |