Josh'ın bilgisayarından askeri hacki çalmaya çalıştı. | Open Subtitles | لقد حاولتْ سرقةُ ملف التهكير العسكري من جهازِ "جوش" نعم, ولكنَّهُ |
Silahlı soygundan, bilgisayar virüsü çalmaya mı geçmiş? | Open Subtitles | هل يتحولُ هذا الشخصِ من سارقٍ عنيفٍ حازمٍ إلى سرقةُ (فيروساتٍ برمجية)؟ |
Kan, kırık cam belki. Araba çalmaya kalkıştılarsa eğer. | Open Subtitles | ((دماءٌ أو زجاجٌ مكسورٌ في حال إقدامهم على سرقةُ سيارة |
Şanslı adam... Bu büyük soygun. | Open Subtitles | رجل محظوظ هذه سرقةُ كبيرةُ |
-Ama bu bir soygun. | Open Subtitles | - لكن تلك سرقةُ طريق سريعِ. |
Buna soygun denir! | Open Subtitles | - هذه سرقةُ. |