"سريع و" - Translation from Arabic to Turkish

    • hızlı ve
        
    • çabuk ve
        
    Ve bu olayı hızlı ve tatminkar bir sonuca getirmeyi umuyoruz. Open Subtitles و نأمل ، ان يُنفذ الأمر بشكل سريع و مُرضي.
    Orada ne oldu bilmiyorum. Genelde hızlı ve komiğimdir. Open Subtitles لا ادري ما الذي حدث أنا في الغالب سريع و ظريف
    İnsancıl, hızlı ve acısız bir ölüm için Open Subtitles عندها سيكون هذا انساني و سريع و بلا ألم يرحل
    Aynen söylediğin gibi saklandıkları yerlerden çıkıp hızlı ve heyecanlı bir ceza ile karşılanıyorlar. Open Subtitles أعضاء الرتل الخامس يخرجون من مخابئهم كما توقّعتِ و هم يُقابلون بعقابٍ سريع و شديد
    Eğer darbenin başarılı olmasını istiyorsanız, bu çabuk ve mümkün olduğunca kansız olmalı. Open Subtitles إن أردتم أن ينجح الإنقلاب عليه أن يكون سريع و بدون إراقة للدماء بقدر الإمكان
    hızlı ve etkili. Başka türlü olamazdı. Open Subtitles سريع و قوى لا تفعلها بطريقة أخرى, أيها الولد الازرق
    - Evet hızlı ve ayrıca bunlar için gelişmiş bir vücudu olması gerek. Open Subtitles نعم ، هذا سريع و لابد أنه يمتلك قوة في جزءه العوي ليرفع الضحية أيضاَ
    Ondan imza almayı başarırsan, hızlı ve kolay olur. Open Subtitles يجب ان تجعله يوقعها، و سيكون سريع و سهل.
    hızlı ve sorunsuz bir şekilde yararlılığını kanıtlamak zorundayız. Open Subtitles .علينا أن نقوم بإثبات فائدته لنا للمركز بشكلٍ سريع و سلس
    "hızlı ve Öfkeli" operasyonu ATF için utanç kaynağıdır. Open Subtitles سريع و غاضب كانت احراجا لوكالة التبغ و الكحول
    "hızlı ve Öfkeli" operasyonu bir sürü ajanın kariyerine zarar verdi. Open Subtitles عملية سريع و غاضب الحقت الضرر بالكثير من وضائف العملاء
    "hızlı ve Öfkeli" paravan alıcılarından biri cinayet silahıyla ilişkilendirildi. Open Subtitles واحد من تجار التبغ في عمليه اللدغه سريع و غاضب انتهى به الامر مع سلاح الجريمه خاصتنا
    Sarin o kadar hızlı ve ölümcülse biri kendine zarar vermeden bunu nasıl salıyor? Open Subtitles ان كان غاز السايرن سريع و فتاك كيف يمكن لأحد ما أن يطلقه, دون أن يعرض نفسه للخطر أثناء عملية اطلاقه
    Lucy sayesinde hayatı hızlı ve acımasız bir şekilde mahvolacak. Open Subtitles سيكون سقوطه سريع و لا يرحم وذلك بفضل لوسي
    ...onlara bir şekilde zarar verenlere hızlı ve acısız bir ölümle cezalandırıyorlar. Open Subtitles مع هؤلاء الذين من الممكن أن يفعل لهم ضرر من خلال تنفيذ سريع و موت غير مؤلم.
    Onlara kılıcımın yeteri kadar hızlı ve isabetli olduğuna ipatlamak zorundaydım Open Subtitles احتجت أن أثبت لهم أن سيفى سريع و دقيق
    hızlı ve saçma. Benim ölümün böyle olmalı. Open Subtitles سريع و تافه، هذا هو الموت من منظوري
    Kusmayı tetikleyen hızlı ve kirli bir karışım. Open Subtitles مزيج سريع و قذر، غرضه الحث على التقيؤ
    Oldukça çabuk ve muhakkak davranmalıydım yoksa şu anda ölmüş veya suçlu durumuna düşerdin. Open Subtitles لو انني لم اتصرف بشكل سريع و حاسم لكنت ميتا او تم تلفيق تهمة لك
    Mümkün olduğunca çabuk ve acısız şekilde bitireceğim. Open Subtitles سأكون سريع و غير مؤلم قدر الامكان
    Sadece çabuk ve sessiz bir evlilik feshi. Open Subtitles مجرد فسخ سريع و هاديء للزواج

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more