Arjantin hükümeti tavsiyeme kulak verip, doğru şeyi yaptığı için mutluyum. | Open Subtitles | أنا سعيد فقط لأن حكومة الأرجنتين اهتمت بنصيحتي و فعل الصواب |
Hayır, ama umurumda değil. Birileri çalıştığı için mutluyum. | Open Subtitles | لا ، لكنني لا أكترث أنا سعيد فقط لوجود أحد يعمل |
Planın ne olursa olsun, okulda bir rakibim olduğu için mutluyum. | Open Subtitles | أياً كانت خطتك انا سعيد فقط لأن لدي منافس يستحق في المدرسة |
Kendi hesabıma, ikinizin de tekrar sapa sağlam insan şekline dönebilmenize çok sevindim. | Open Subtitles | بالنسبة لي، أنا سعيد فقط أنّكما عدتما إلى الشكل البشري سليمين بالكامل. |
Sizi ve veliahtı sağ salim gördüğüme çok sevindim. | Open Subtitles | أنا سعيد فقط أن أراك و ودوفين سالما معافى. |
Senin iyi olmana sevindim. | Open Subtitles | أنا سعيد فقط أنت بخير. |
İyi olmana sevindim. Çok uzun sürmez. | Open Subtitles | سعيد فقط أنّك بخير |
Birbirimize daha iyi bir son an yaşattığımız için mutluyum. | Open Subtitles | أنا سعيد فقط... أننا أعطينا بعضنا البعض... ذكرى أخيرة أفضل. |
Arkadaşlarıma yeniden sahip olduğum için mutluyum. | Open Subtitles | أنا فقط سعيد. فقط سعيد لإستعادة رفاقي مجدداً. |
Yanında olup sana yardım edebildiğim için mutluyum ben. | Open Subtitles | أنا سعيد فقط بأنني كنت هنا لأكون قادراً على مساعدتك |
Büyük gün sonunda gelip çattığı için mutluyum. | Open Subtitles | انا سعيد فقط لأن اليوم الكبير قد اتى اخيراً لأكون صريحاً |
Bu ekibin bir parçası olduğum için mutluyum. | Open Subtitles | كثير من الأبواب الجديدة لنا انني سعيد فقط لكوني جزء منكم |
Bir yardımım dokunduğu için mutluyum. | Open Subtitles | إنني سعيد فقط بمقدرتي على الوجود هنا لمساعدتك، أتعلمين؟ |
Şükran Günü'nden sonra her şey yolunda gittiği için mutluyum. | Open Subtitles | حسنا، تعلمون، بعد عيد الشكر، سعيد فقط أنه لا شيء سار بشكل خاطئ. |
Benim dünyam öyle olduğu için mutluyum. | Open Subtitles | . ولكننى سعيد فقط أن عالمى كذلك |
Bunu başarabildiğin için mutluyum. | Open Subtitles | انى سعيد فقط لانك انهيتى الامر. |
Her şeyin yoluna girmesine çok sevindim. | Open Subtitles | أنا سعيد فقط أن الأمور سارت على خير |
Tekrar barıştığınıza çok sevindim. | Open Subtitles | أنا سعيد فقط لأنكما عدتما لبعض |
Dawn, iyi olmana sevindim. | Open Subtitles | (داون)، أنا سعيد فقط لأنك بخير. |