"سفرنا" - Translation from Arabic to Turkish

    • yolculuk
        
    • seyahat
        
    • yolculuğumuzu
        
    Bunu anlamanın zor olduğunu biliyorum, fakat biz zamanda yolculuk yaptık. Open Subtitles أنا أعرف أنا هذا صعب الفهم لكن سفرنا للوراء بالزمن
    yolculuk süresini düşünürsen Fort Marlene'e gelmiş olmalıyız. Open Subtitles أعتقد، مستند على سفرنا وقّت من المحتمل حصن مارلين.
    Az önce zamanda 5000 yıl geriye yolculuk yaptık. Open Subtitles و للتو سفرنا عبر الزمن لخمسة آلاف سنة
    Bu yüzden seyahat acentemizi aradım ve uçağımızı beş gün erteledim. Open Subtitles لهذا السبب اتصلت بوكيل سفرنا وقمت بتأجيل رحلتنا لخمسة أيام
    Gençler seyahat acentemizle davranış sözleşmesi imzalarlar. Open Subtitles - الصغار يوقعون عقد سلوكي مع وكالة سفرنا
    "Sevgili çocuklar. Ülke dışında olduğumuzdan beri sizi çok özledik. Bazı olaylar yüzünden yolculuğumuzu uzattık. Open Subtitles أولادنا الأعزاء إشتقنا لكم كثيرا حدثت أمور أجلت سفرنا
    Bu yüzden zaman aberasyonlarını önlemek ve açtıkları hasarı onarmak amacıyla zamanda yolculuk yapmalıyız. Open Subtitles "ولهذا يتحتّم سفرنا عبر الزمن لوقف انتشار ما يُدعى بالانحرافات الزمنيّة"
    O yüzden bu zaman aberasyonlarının yayılmasını önlemek ve açtıkları hasarı onarmak amacıyla zamanda yolculuk etmeliyiz. Open Subtitles "ولهذا يتحتَّم سفرنا عبر الزمن لوقف انتشار ما يسمى بالانحرافات الزمنية" "ولمحو تأثيرها الضار على التاريخ"
    O yüzden bu zaman aberasyonlarının yayılmasını önlemek ve açtıkları hasarı onarmak amacıyla zamanda yolculuk etmeliyiz. Open Subtitles "ولهذا يتحتَّم سفرنا عبر الزمن لوقف انتشار ما يسمى بالانحرافات الزمنية" "ولمحو تأثيرها الضار على التاريخ"
    Bu yüzden zaman aberasyonlarının yayılmasını önlemek ve açtıkları hasarı onarmak amacıyla zamanda yolculuk etmeliyiz. Open Subtitles "ولهذا يتحتّم سفرنا عبر الزمن لوقف انتشار ما يُدعى بالانحرافات الزمنيّة" "ومحو تأثيرها الضارّ على التاريخ"
    Bu yüzden zaman aberasyonlarının yayılmasını önlemek ve açtıkları hasarı onarmak amacıyla zamanda yolculuk etmeliyiz. Open Subtitles "ولهذا يتحتّم سفرنا عبر الزمن لوقف انتشار ما يُدعى بالانحرافات الزمنيّة" "ومحو تأثيرها الضارّ على التاريخ"
    Eğer istediğin şey buysa, yolculuk ayarlamalarımızı iptal etmek için geç değil. Open Subtitles .. حسناً ، الوقت ليس متأخراً جداً - .. لإلغاء ترتيبات سفرنا .. .. !
    Artık beraber yolculuk etmemizin ikimize de bir faydası yok. Open Subtitles لن نكسب شيئاً من سفرنا معاً
    yolculuk planlarımızı öğrendi. Max'in gitmesine izin vermiyor. Open Subtitles لقد اكتشف مخططات سفرنا ولن يدع (ماكس)، يسافر
    Geleceğe seyahatimizi birbirimize göre göreceli olarak değiştirmemizin yollarından biri de, birbirimize göre farklı ivmelerle seyahat etmemizdir. Open Subtitles شيء واحد يمكننا فعله لتغيير كيفية سفرنا عبر الزمن إلى المستقبل بالنسبة لبعضنا البعض و هو أن نسافر بسرعات مختلفة مقارنة ببعضنا البعض
    Güncel seyahat hesaplarımıza göre yaklaşık olarak 11 saat 23 dakika sonra gideceğimiz yere varmış olacağız. Open Subtitles {\fnAdobe Arabic}بمعدّل سفرنا الحالي، فمن المفترض أن نصل لمحطة الفضاء في حوالي 11 ساعة و23 دقيقة.
    Bu seyahat hesabından gelmedi. Open Subtitles هذا ليس من حساب سفرنا.
    Bazı olaylar yüzünden yolculuğumuzu uzattık. Open Subtitles بعض الأحداث أرغمتنا على تمديد مدة سفرنا

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more