Babası deniz kaptanıymış. gemisi varmış. İki tane. | Open Subtitles | والدها كان قبطانا بحريا كان يملك سفينة ، سفينتان |
Dün Wanxian'da Yangtze geçitlerinin yukarılarında, iki İngiliz savaş gemisi yerel diktatörle savaştı. | Open Subtitles | في الليلة الماضية عند وانجزيان عند مضيق اليانجتسي تقاتلت سفينتان حربيتان بريطانيتان مع القائد العسكري المحلي |
Saldırı iki kayıt dışı savaş gemisi tarafından gerçekleştirilmiş. | Open Subtitles | الهجوم كان من قبل سفينتان حربيتان غير مسجّلتان |
İki tarafımızdan iki gemi seyrüsefer radarıyla yerimizi saptıyor. | Open Subtitles | سفينتان على جانبي اللوحة لنا مع رادار ملاحي. |
İki tarafımızdan iki gemi seyrüsefer radarıyla yerimizi saptıyor. | Open Subtitles | سفينتان على كلا الجانبين تصفنا بالرادار الملاحَي |
Saldırı iki kayıt dışı savaş gemisi tarafından gerçekleştirilmiş. | Open Subtitles | الهجوم كان من قبل سفينتان حربيتان غير مسجّلتان |
İki yıldız gemisi ve daha küçük 3 gemi etkisiz hale getirildi. | Open Subtitles | سفينتان فضائيتان وثلاثة مركبات أصغر، |
Bir güdümlü gemi ve iki savaş gemisi hızla yaklaşıyor! | Open Subtitles | فرقاطة و سفينتان حربيّتان تقترب بسرعة |
Donnager ve Cant aynı gizli savaş gemisi türü tarafından saldırıya uğradılar. | Open Subtitles | سفينتان " دوناجر " و " كانت " تم مُهاجمتهما بواسطة نفس السفن الحربية |
İki Klingon gemisi tarafsız bölgeye girdiler ve silahlarını bize kilitliyorlar. - Sorun değil. | Open Subtitles | سفينتان من (كلينجون) دخلتا المنطقة المحايدة وتصوبان أسلحتهما علينا |
Evet, iki uzay gemisi çarpışmış: | Open Subtitles | -طبعاً (سفينتان فضائيتان تتصادمان! |
İki gemi beliriyor Kaptan. | Open Subtitles | سفينتان بلا تخفٍّ، سيدي. تابعة لـ "روميولان." |
Lola, altından iki gemi fırlatıldı. | Open Subtitles | لولا، سفينتان تطلقان عليك من الأسفل |
Sadece bu iki gemi değil ki. | Open Subtitles | في الحقيقة انها ليست سفينتان |
İki gemi kaybetmişiz. | Open Subtitles | لقد فُقِدت سفينتان |
İki gemi bize doğru geliyor. | Open Subtitles | ...ثم نحن يمكن سفينتان تعترضان طريقنا |