"سلسله من" - Translation from Arabic to Turkish

• bir dizi
• tonlardan oluşan

Mulholland Çıkmazı yakınında bir dizi eve zorla giriş olmuş.
لقد كان هناك سلسله من عمليات السطو قرب طريق مولهولاند

Bence hayat bir dizi andan daha fazla bir şey, biliyor musun?
اقصد فقط ان الحياه مجرد سلسله من اللحظات

Dört yıl önce bir dizi cinayet olayını soruşturmakla görevliydin.
منذ أربعة سنوات أنت كنت مسؤول عن التحقيق فى سلسله من الجرائم.

Üstünde tonlardan oluşan bir kesit var.
هناك سلسله من المصطلحات في داخله

Üstünde tonlardan oluşan bir kesit var.
يحتوي على سلسله من النغمات بداخله

Eski bir çocuk yükümlü olarak, senin üzerinde bir dizi kötü izlenim olduğunu varsayıyorum.
كما في السابق ,حدث جانح افترض بان يكون لديك سلسله من .القرارات الخاطئة وراء ظهرك

Anlaslan o ki, bu mahallede bir dizi soygun gerçeklesmis.
من الواضح، أنّ هناك سلسله من السرقات... التي حدثت في هذا الحّي.

Anlamanız gereken baylar, esas suçluların gördüğü... bir oda değil, bir dizi fırsattır.
ارجوك بوف ان عقلي يعمل الان الان,الذي يجب عليكم ان تفهموة اننا نتعامل مع مجرم محترف لانها ليست غرفه عاديه لكنها سلسله من الامور المعقده

...Üçbüyücü Turnuvası bir dizi sihirli yarışma düzenlemek adına üç okulu bir araya getiren bir olaydır.
عباره عن سلسله من المنافسات السحريه ... تخوضها المدارس الثلاثه

Sadece 1999 ve 2003 arası, Huddersfield'da bir dizi cinayet işlediğimi saymazsak eğer.
عدا لقد ارتكبت سلسله من جرائم القتل بين العام 93 حتى 2003 (تمزح)

Çoğu mesajın içeriği, nerede ve ne zaman buluşmakla ilgili bir dizi rastgele numara var.
معظم الرسائل كانت تدور حول Most messages are just about where ,متى واين التقى بك , ثم سلسله من الارقام العشوائية

Genç imparator, babası Marcus Aurelius'un... ölüm yıldönümü için, bir dizi gösteri düzenletiyor.
الأمبراطور الصغير نظّم سلسله من المباريات لكي يحيي ذكرى أبيه (ماركوس أوريليس)

1899 yılının yazında Tesla, bir dizi gizli deneyi gerçekleştirmek üzere Kolorado Springs'e, Kolorado'ya gitti.
في صيف عام 1899 انتقل تيسلا الي حي (ينابيع كولورادو) ليبدأ سلسله من التجارب السريه