Fred, yapabildiğin kadar çabuk kasabaya git. Singapur'da Joyce'a telefon et. | Open Subtitles | فريد, اذهب الى القرية بأسرع ما يمكنك, واتصل بجويسى فى سنغافورة |
Singapur'a döndüm ve, 1990'da, bütün garipliklere rağmen. Asya'daki ilk başarılı kadavradan karaciğer nakli işlemini yaptım, | TED | عندما عدت إلى سنغافورة في عام 1990 قمت بإجراء أول عملية ناجحة في آسيا لزراعة كبد من شخص ميت وبالرغم من كل الصعاب |
Bu projede, bu büyük Times Meydanı benzeri ekranlarda tasarlanmış, Singapur ile ilgili bir dış proje. | TED | لذا في هذه الحالة .. نحن نعمل على مشروع في سنغافورة في هذه الساحات الكبيرة لكي نحولها الى شاشات كبيرة |
Eğer Singapore izleme istasyonu doğruysa, roket Rusya'ya inmediyse nereye indi? | Open Subtitles | لو محطة مسار سنغافورة بتاعتنا صحيحة حول ان الصاروخ لم يهبط في روسيا اذن أين هبط؟ |
Lufthansa, Singapore, British Airways. | Open Subtitles | لوفتهانزا، سنغافورة ، الخطوط الجوية البريطانية |
Pucci'nin, Londra'da, Tokyo'da ve Singapor'da hesapları varmış. | Open Subtitles | (بوتشي) لديه حساب في (لندن) (طوكيو) و(سنغافورة) |
-Körler enstitüsü için toplantı. -Ve de Singapurda bir fırtına var. | Open Subtitles | وهناك إعصار إِنْقِض على سنغافورة |
Demek istediğim, bugün, Singapur bir Birinci Dünya ülkesi fakat Gana değil. | TED | الآن، سنغافورة هي دولة من الطراز العالمي الأول، بينما غانا ليست بنفس المستوى. |
Singapur. Görüyorsunuz, neredeyse boş. | TED | سنغافورة. ويمكنكم رؤية أنها نوعاً ما فارغة. |
12 yaşımdayken, koklear implemantasyona giren Singapur'daki az sayıdaki insanların ilklerindendim. | TED | عندما كان عمري 12 سنة، كنت واحدا من الأوائل القلة في سنغافورة الذين خضعوا لزراعة القوقعة. |
Kızım Şili'de doğdu, ve torunum Singapur'da doğdu, şimdi bu yerküredeki en sağlıklı ülke. | TED | و إبنتي ولدت في مستوى تشيلي, و حفيدتي ولدت في نفس مستوى سنغافورة, و هب الآن أكثر البلدان صحة في العالم. |
Şu an Singapur'da çalışmaktayım, ve bu yer tuz arındırma teknolojisinde ileri olan bir yerdir. | TED | أنا أعمل في سنغافورة حاليا، وهي منطقة تعتبر رائدة في تقنيات تحلية مياه البحر. |
Ve Singapur 2060 yılına kadar her gün [900] milyon litre tuzdan arındırılmış su üretmeyi amaçlamaktadır. | TED | وتحاول سنغافورة بحلول سنة 2060 إنتاج 900 مليون ليتر يومياً من المياه المحلاة. |
Singapur asıllı bir yönetim firması tarafından işletiliyor. | TED | وهي تدار من قبل شركة إدارية مقرها سنغافورة. |
İster Singapur'un ormanlarında, ister Kuzey Finlandiya'daki tundralarda olun. | TED | ليس من المهم إن كانت هذه غابات سنغافورة أو شمال فنلندا |
Sadece Singapur, Kuala Lumpur, Dubai, Şangay gibi başarılı olan şehirlere odaklanarak olmaz. | TED | لا يمكننا أن نركز فقط على المدن التي تسير بشكل جيد، مثيلات سنغافورة وكوالالمبور و دبي وشنغهاي. |
Çince, Çince. Singapore. "Şu Parıldayan Yıldızlar" | Open Subtitles | الصين, الصين سنغافورة ♪ جميع النجوم التي تضيئ |
Yapıyorsa da, Singapore'dan gelen bir kap şamanın verdiği bir kaşık ve Swahili'de yazılmış bir kitap kullanıyordur. | Open Subtitles | لو كان كذلك فهو بأواني من " سنغافورة " وبملعقة من وسيط روحاني وكتاب طبخ مطبوع في " سواهيوي " |
Bu Singapore seyahatimizden. | Open Subtitles | . هذه أخذنها عندما كنا في سنغافورة |
Singapore'daki izleme istasyonumuza göre | Open Subtitles | محطة متابعتنا في سنغافورة |
Singapor'a bir de balayi tatili. | Open Subtitles | و رحلة شهر العسل إلى سنغافورة علينا ! |
Bir dövme var,Singapurda seninkini ödünç almıştım. | Open Subtitles | وثمة وشم ان يدكم الاقتراض في سنغافورة. |