Tapınmadır o! | Open Subtitles | سنلتقي في السجود! |
Tapınmadır o! | Open Subtitles | سنلتقي في السجود! |
Kılavuzlarımızın en uzak köşesinden başlayacağız içeriye doğru gideceğiz ve sonra ortada buluşacağız... | Open Subtitles | سوف نبدأ بالجزء الأخير من خرائطنا، ونعمل عليها، ومن ثمّ سنلتقي في المُنتصف |
Bu durumda da saat 8:00'de kafede buluşacağız. Anlaştık mı? | Open Subtitles | في هذه الحالة سنلتقي في المقهى عند الثامنة، اتفقنا؟ |
Sinemada buluşuruz. - Pazar 3 programına. | Open Subtitles | سنلتقي في المسرح يوم الأحد، تذكر من الثالثة للسادسة |
Ben de üçüncüyü. Kavşakta buluşuruz... | Open Subtitles | سأتولى الزقاق الثالث سنلتقي في نقطة تقاطعكما |
Babam burada buluşacağımızı söylemişti. | Open Subtitles | لقد أخبرنا أبي أننا سنلتقي في هذا المكان |
Bir şeyler içmeyi önerdiğimde bir cafede ya da benim evimde buluşacağımızı hayal etmiştim. | Open Subtitles | عندما اقترحت اللقاء لاحتساء شراب تخيلت أننا سنلتقي في حانة أو في منزلي |
Tapınmadır o. | Open Subtitles | سنلتقي في السجود! |
Ama ofisinde buluşacağız ve tahminimce gönderilmelerinin koşullarını konuşacağız. | Open Subtitles | لكننا سنلتقي في مكتبه أعتقد أن هذا سيكون لمناقشة شروط تغيير موقفهم معك |
Eğer Allah bizim tarafımızdaysa, öğle vakti Lincoln'ün siğilinde buluşacağız. | Open Subtitles | سنلتقي في بقعة لينكولن وقت الظهر |
Hafta sonu New York'da buluşacağız. | Open Subtitles | سنلتقي في "نيويورك"، نهاية الأسبوع المقبل. |
Gaby, kaplıcada buluşacağız sanıyordum. | Open Subtitles | غابي, لقد ظننت اننا سنلتقي في المنتجع |
Birbirimizi kaybedersek kahve için Dupont Meydanı'nda buluşuruz. | Open Subtitles | ان فقدنا بعضنا سنلتقي في مقهى دوبونت سيركل لشرب القهوة |
Eğer burada olmazsa Delft'deki eski kilisede buluşuruz. | Open Subtitles | لإذا لم تكن هنا سنلتقي في الكنيسة القديمة في دلفت |
Grace, seninle yukarıda buluşacağımızı sanıyordum. | Open Subtitles | -غرايس", ظننتُنا سنلتقي في الأعلى" |
Cuddy'nin ofisinden buluşacağımızı sanıyordum. | Open Subtitles | ظننت اننا سنلتقي في مكتب كادي |