Güya Sid'i kurtaracaktık ama şimdi hepimiz öleceğiz. | Open Subtitles | إننا نسعى لإنقاذ "سيد" والآن سنهلك جميعا |
Daha fazla yiyeceğe ihtiyacımız var yoksa öleceğiz. Tek amaç bu zaten. | Open Subtitles | نحن بحاجة للطعام و إلا سنهلك" "هذا هو الهدف الأساسي |
Fakat bu gidişle savaşmamıza fırsat kalmadan öleceğiz hepimiz! | Open Subtitles | ولكن على هذا المنوال... سنهلك جميعًا حتى قبل أن نخوض قتالًا. |
Onlardan herhangi biri hattı delerse, gerçekten boku yeriz. | Open Subtitles | لو نجح أحدهم فى الاختراق سنهلك حتما |
Bence hepimiz boku yedik, Charlie. | Open Subtitles | أعتقد أننا كلنا سنهلك يا تشارلي |
Altı, yedi kez öleceğimizi düşünmemin dışında tabii. | Open Subtitles | فيما خلا السبع أو الثمانيّة مرّات اللّاتي حسبتُ أننا سنهلك فيهم. |
Alarmı çalıştırırsa hepimiz yanarız. | Open Subtitles | اذا وضع الانذار سنهلك |
Edgington'a bir hediye olman gerekirken sıyırmış küçük bir insan yüzünden öleceğiz. | Open Subtitles | يُفترض أن تكوني هدية لـ(أدجنتن) الآن سنهلك جميعاً بسبب بشرية غريبة |
Aksi takdirde hepimiz öleceğiz. | Open Subtitles | وإلا سنهلك جميعًا |
Bu operasyonu yapacak olurlarsa, hepimiz öleceğiz zaten. | Open Subtitles | آرون)، إذا تمت هذه العملية، سنهلك جميعًا) |
Su ve yemeğimiz olmadan burada kalırsak... hepimiz öleceğiz önce David sonra ben sonra Sharley ve sonra da Taylor. | Open Subtitles | ولو بقينا في هنا بلا طعام أو ماء سنهلك جميعاً أولاً، (دافيد)... |
Hepimiz öleceğiz! | Open Subtitles | سنهلك كلنا |
- öleceğiz. | Open Subtitles | سنهلك جميعاً |
Elini bırakırsan, boku yeriz. | Open Subtitles | إن تقاعست سنهلك |
Burada kalırsak öleceğimizi az önce sen söyledin. | Open Subtitles | قلت لتوك بأننا إذا بقينا هنا جميعاً سنهلك جميعاً |
Eğer devreleri yanarsa, hepimiz yanarız. | Open Subtitles | إذا سخن أكثر من اللازم، سنهلك |