| Hayır. Madam Suzette'e bile gitmez. | Open Subtitles | لا , هو كثير جدا من العصى , هو حتى لايذهب إلى السيدة سوزيت |
| Suzette banyoyu hazırlıyor ve ona giymesi için yatak kıyafeti verecek. | Open Subtitles | سوزيت تحضر له الحمام وبعض ملابس النوم ليرتديها |
| Suzette banyoyu hazırlıyor ve ona giymesi için yatak kıyafeti verecek. | Open Subtitles | سوزيت تحضر له الحمام وبعض ملابس النوم ليرتديها |
| - Jacqueline Andrea Suzette Tyler. - Benim karım değil. | Open Subtitles | جاكلين أندريا سوزيت تايلر - إنها ليست زوجتي - |
| Merhaba, ben Julia Child, size krep Süzet hakkında... sofrada hazırlanan bu nefis flambe tatlı hakkında bir ipucu vereceğim. | Open Subtitles | مرحباً ، أنا (جوليا تشايلدز) ولدي نصيحة لكم لطهي (كريب سوزيت) إنها حلوى رائعة يقدمونها على المائدة |
| Suzette'nin kuş yemliği hakkında nasıl olduğunu bilirsiniz. | Open Subtitles | تعرفين كيف هي "سوزيت" في عيد مولدها تظهر طيور الغراب فجأة |
| - Jacqueline Andrea Suzette Tyler. - Benim karım değil. | Open Subtitles | جاكلين أندريا سوزيت تايلر - إنها ليست زوجتي - |
| - Selam, Robin. Selam, Mark. - Selam, Suzette. | Open Subtitles | (مرحباً، يا (روبن)، مرحباً، (مارك - (مرحباً، يا (سوزيت - |
| Neden Suzette ile birlikte annesinin evine gitmedin? | Open Subtitles | لمَ لم ترافق "سوزيت" إلى منزل أمها؟ |
| Uğrayıp Bay Chowdry'i görürüz, böylece Suzette seni tanıştırabilir. | Open Subtitles | (سنقوم بزيارة صغيرة و نقابل السيد (شاودري لكي تتمكن (سوزيت) من تعريفكِ عليه |
| Paketleri boşalt, aşkım. Suzette'e bakmaya gidiyorum. | Open Subtitles | وضبوا ذلك سأذهب لأرى إذا كانت (سوزيت) بخير |
| Bu gece Vadim, Suzette Pinault adında bir kadını ziyaret etti. | Open Subtitles | هذا المساء , (فاديم) قام بزيارة إمرأة تدعى (سوزيت بينو) |
| Vadim'le görüştüğünü, Suzette. İki seçeneğin var... | Open Subtitles | نعلم بانك رأيتي ف(فاديم) يا (سوزيت) لديكي الخيار |
| Suzette'in olduğunu kesinlikle biliyorum. | Open Subtitles | أعرف بأن سوزيت لديها أعمال. |
| - Suzette de öyledi. | Open Subtitles | كذلك كانت سوزيت. |
| Suzette'in olduğunu kesinlikle biliyorum. | Open Subtitles | أعرف بأن سوزيت لديها أعمال. |
| - Suzette de öyleydi. | Open Subtitles | كذلك كانت سوزيت. |
| Ben Peter Alan Tyler. Jacqueline Andrea Suzette Prentice'i... | Open Subtitles | أنا (بيتر ألان تايلر) أتخذكٍ يا ( (جاكلين أندريا سوزيت برينتيس... |
| Kapa çeneni Suzette. Bu benimle eşimin arasında. | Open Subtitles | إصمتى (سوزيت)، هذا بينى وبين زوجى |
| Krep Süzet. Hep denemek istemisimdir. | Open Subtitles | (كريب سوزيت - كنت أرغب دائماً بتجربة هذا - |