"سوسو" - Translation from Arabic to Turkish

    • Soso
        
    • Susú
        
    • So-So
        
    • Suso
        
    Dinle, Soso, kendini bir yere adamamanın senin olayın olduğunun farkındayım. Open Subtitles انظري يا "سوسو" انا اعلم ان عدم الإستمرار هو ما تفعليه
    O pezevengin, Soso McGure Griffy'i sevmeyenlere karşı olduğunu nasıl düşünürsün ? Open Subtitles ماذا تعتقدين هذا الوغد يفعل ضد الأشخاص الذين لا يحبون "سوسو مجوير" ؟
    Ama bence Soso ile benim ilgilenmem daha iyi olacak. Open Subtitles ولكني اظن بأنه من الأفضل لو اخذت انا "سوسو"
    Pekâlâ, aklınıza ne gelirse gelsin muhtemelen Tanielle Soso olmaz. Open Subtitles ربّما صديقة حميمة سابقة؟ أيَّما تتصوّرون فإنّها على الأرجح ليست (تانيل سوسو)
    - Bu Susú. - Tamam. Open Subtitles هذه سوسو - حسناً -
    Lütfen kahpe. Sence Lil So-So ufacık şeyden korkar mı? Open Subtitles رجاءً، تعتقدين أن (ليل سوسو) تخاف من الإدمان؟
    Benim adım bu. Brook Soso. Open Subtitles نعم , هذا هو اسمي , بروك سوسو
    Hayır Soso bilmem. Open Subtitles لا يا سوسو لا اعلم
    Chapman ve Soso, A bloğu için mutlu bir gün. Başka bir yere atandınız. Open Subtitles (تشابمان), (سوسو), يوم سعيد في العنبر(أ), تم تسجيلكم هناك
    Mahkûm Soso isyankâr tutumlarıyla temel cezaevi kurallarını ihlal ediyor gibi görünüyor, etmiyor mu? Open Subtitles السجينة (سوسو) يبدو أنها منتهكة للقواعد الأساسية للسجن. بعصيانها،أليس كذلك؟
    Ekstra çalışma görevlerini konuşalım olur mu, Soso? Open Subtitles لنذهب لنتحدث عن العمل الإضافي، حسناً، (سوسو
    - Soso bak! Benim olayım bu değil, tamam mı? Open Subtitles هذا ليس ما افعله يا "سوسو" حسناً؟
    Çünkü buradaki nüfus kayıtları açıkça belirtiyor ki Serena Knight, Soso'ya 1865'te gelmiş. Open Subtitles لأنه كما تشير سجلات السكان تلك بوضوح أن (سيرينا نايت) عادت إلى (سوسو) في 1865
    Soso ve Jones vilayetlerinin Birlik Toplantısı resmen başlamak üzere. Open Subtitles (مقابلة اتحاد (سوسو) ومقاطعة (جونز ستبدأ رسمياً
    Benim hakkımda hiçbir şey bilmiyorsun, Soso. Open Subtitles "انت لاتعرفين شيئا عني يا " سوسو
    Aslında adım Brook. Soso. Open Subtitles إسمي (بروك)، في الواقع (سوسو).
    Aslında sen haklısın, Soso. Open Subtitles أتعلمين أمراً؟ أنتِ محقة يا (سوسو).
    Soso onu tek başına bıraktı. Open Subtitles ذهبت "سوسو" بوحدها
    Sabah Soso ile konuştum. Open Subtitles تحدثت إلى "سوسو" اليوم
    Bana So-So de. Open Subtitles ادعيني بـ (ليل سوسو)
    Pekala, hatırlarsınız, size John Philip Suso'dan bahsetmiştim? Open Subtitles حسناً، أتتذكرون إننا تحدثنا عن"جون فيليب سوسو

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more