"سوف آخذ" - Translation from Arabic to Turkish

    • alıyorum
        
    • alayım
        
    • alıp
        
    • ben alacağım
        
    • alırım
        
    • götüreceğim
        
    Minik bir tüp alıyorum; görüyorsunuz emiyor. TED سوف آخذ الأنبوب الشِعري وترون أنها بدأت تدخل.
    Sen Ben'le evde kalıyorsun. Bense Mercedes'i alıyorum. Open Subtitles أنت ستبقى مع بن في المنزل وأنا سوف آخذ المرسيدس
    Yanıma bazı eşyalarımı ve oğlumu alıyorum ve şimdi gidiyoruz. Open Subtitles هل سمعت ما قلت؟ حزمت أمتعتي، سوف آخذ كريس أنا راحلة الآن
    Tamam, bu çubuğa bir damla kan alayım. Bu bir damla kanda sorularımın cevapları var; bu yüzden, bu kadar ilgileniyorum. TED حسنًا، سوف آخذ أنبوبًا شِعريًّا مع قطرة من الدم.. وهذه القطرة من الدم تحمل الإجابات لهذا أنا مهتم بها.
    -Yarım kilo alayım. -Tartayım. Open Subtitles سوف آخذ رطل اسمح لي اضعهم لك في الميزان.
    Sonra ben bu şanssız hanımlardan birini alıp bagaja koyuyor, gazlıyorum ve bam! Open Subtitles ثم بعدها سوف آخذ واحده من تلك السيدات و اضعها فى صندوق السياره
    Bunu ben alacağım, baba. Open Subtitles سوف آخذ هذا يا أبى
    - Şahsen kendimi yapış yapış hissediyorum. - Ben de bir duş alırım. Open Subtitles شخصيا انا اشعر بالرطوبة تلتصق علىّ سوف آخذ دشا
    Adamın Samir'i merkeze götüreceğim. Kıçına bir poligraf makinesi bağlayacağım. Open Subtitles سوف آخذ سمير وأجعله يجلس على جهاز كشف الكذب
    Ayrıca kayıp eşyadaki şu paltoları da alıyorum. Open Subtitles سوف آخذ كذلك تلك المعاطف في قسم المفقودات
    Bunu boşanma talebini kabul ediyor olarak alıyorum. Open Subtitles سوف آخذ هذا الغياب على أنّه موافقة على أمور الطلاق، فلنتابع
    Bir kez olsun birini üzsen. Arabanı alıyorum. Open Subtitles قم بإزعاج شخص بعض الأحيان سوف آخذ سيارتك
    Bir dilim ekmek alıyorum, çok acıktım. Hoşça kal. Open Subtitles أنا جائعة و سوف آخذ قطعة الخبز هذه إلى اللقاء
    Bir dilim ekmek alıyorum, çok acıktım. Hoşça kal. Open Subtitles أنا جائعة و سوف آخذ قطعة الخبز هذه إلى اللقاء
    Sana bakmaya geleceğim için dairenin anahtarlarını alıyorum. Open Subtitles سوف آخذ مفتاح هذه الشقة معي لأنني سوف أراقبك
    Bu ve bunu alayım... bunu, bunu, bunu ve bunuda. Open Subtitles سوف آخذ هذه و هذه هذه، هذه، هذه و هذه
    Bugün birkaç eşyamı alayım kalanını yarın gelir toplarız, tamam mı? Hemen gelirim ben. Open Subtitles سوف آخذ الضروريات اليوم و غداً نأخذ الباقي
    Biraz makarna, sebze ve bir kase de jöle alayım. Open Subtitles سوف آخذ بعض المعكرونه وبعض الخضار ، وأريد أخذ بعض الجلي
    Ben kuzey kanadını alayım, sen de güneye git. Open Subtitles سوف آخذ الجناح الشمالى، وغط أنت الجناح الجنوبى.
    Filumè, ben bu akşam arabayı alıp, çocuklarının yanına gideceğim ve doğruyu anlatacağım. Open Subtitles الليلة سوف آخذ السيارة ، وأذهب لأحكي لكل أولادك الحقيقة
    - Ön tarafı ben alacağım. - Clay böyle olmasını istiyor. Open Subtitles سوف آخذ المقدمة هكذا يريدها " كلاي "

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more