Ama senin YouTube videonu gördüm Sue ve şimdi şarkıyı kurtarmanın vakti geldiğini anladım ve bir ihtimalle seni de. | Open Subtitles | لكنني شاهدت مشهدك على اليوتيوب يا سو و لقد أدركت أنه الآن قد حان الوقت لإنقاذه , وربما تكونين أنتي |
"Sue ve Shannon - B.F.F" Hayatımın en iyi arkadaşı, Frankie! | Open Subtitles | سو و شانون أعز أصدقاء للأبد أعز أصدقاء للأبد يا فرانكي؟ |
Her gün Sue ve Carly kendilerine aynı soruyu sorarlar. | Open Subtitles | لذلك كل يوم سو و كارلي يسألون أنفسهم نفس السؤال |
Chan Soo ve kurbanların aileleri için de üzülüyorum. | Open Subtitles | اشعر بالاسف اتجاه تشان سو و اتجاه اسر الضحايا الحزينه |
Wang Soo ve Gwang Suk düşman saldırısı olursa kullanacağımız silahları kontrol edin. | Open Subtitles | (وانغ سو) و (غوانغ سوك) تأكدوا من الأسلحة في حال وجود محاولات عدائية |
Suh Yong Soo'nun evinde yakaladığını hırsızı. | Open Subtitles | اللصّ كان في بيتِ سوه يوبغ سو و أنت كُنْتَ هناك ايضا |
Birkaç gün sonra, Sue ve ben artık kavga etmiyorduk. | Open Subtitles | في اليومين المقبلين سو و أنـا لم نعد نتعارك مرة اخرى, |
Sue ve Carly sakıncalı bir çözümle sorunlarını hallediyorlardı. | Open Subtitles | سو" و"كارلي" أتوا بحلٍ طائش" . لمشكلتهم أيضاً |
Ertesi gün Sue ve Axl daha iyiydi ve tartışmak için enerjileri vardı. | Open Subtitles | في اليوم التالي، شعر (سو) و(أكسل) بتحسن لكن ذلك منحهما طاقة أكبر للشجار |
Bir web sitesinin bana verdiği yetki ile Sue ve Sue'yu eş olarak ilan ediyorum. | Open Subtitles | بالسلطة الموكلة إلي من قبل موقع الكتروني (بموجب ذلك أعلنكما (سو) و (سو |
Sue ve Brad doğru şeyi arkadaşlarının gözüne sokuyordu. | Open Subtitles | سو) و (براد) كانوا يقوموا بالشيء الصحيح) . أمام زملائهم |
Beni Sue ve Güreşen Matt'le yalnız bırakma. | Open Subtitles | (لا تدعيني بمفردي مع (سو و (مات) المصارعة |
Sadece bu yaz Sue ve Babası'nın yazı. Demek onların en çok sevdiği değilsin. | Open Subtitles | إنه صيف (سو) و"أبيها" إذن لستِ المفضلة لديهم. |
Yi Soo ve ben yaptık. | Open Subtitles | يي سو و أنا فعلنا هذا |
[Kim Bong Soo ve Choi Yeon Hee'nin Mezarı] | Open Subtitles | (قبر: كيم بونغ سو" و " تشوي يون هي) |
Myung Soo'nun stüdyosu. Burada uyuyalım. | Open Subtitles | أنها ورشة عمل ميونج سو و سننام هنا اليوم |
Yi Soo'nun yatağının altında saklı, "836" numaralı eldiven var, Im Tae San'ın forma numarası. | Open Subtitles | صورتك فى حافظة يي سو. و القفاز الذى عليه نقش برقمك" 836" تخبئه يي سو تحت سريرها. |
- Orası Ahn Chan Soo'nun sırası. | Open Subtitles | - هذا هو مكتب آهن تشان سو و. |