"سيئ في" - Translation from Arabic to Turkish

    • kötü bir
        
    • çok kötü
        
    Bu korkunç. Bir yerlerde benden kötü bir Bender var. Open Subtitles هذا سيئ, في مكان ما يوجد بيندر أكثر مني شراً
    Belkide sen kötü bir nişancısın! Open Subtitles أو ربما أن تكون أنت سيئ في الرماية أنا خان
    Bilmiyorum Dennis, bu şey ağzımda kötü bir tat bırakıyor. Open Subtitles أنا لا أعرف، دنيس، هذه المادة تترك طعم سيئ في فمي.
    Kıfayet zevkin çok kötü ve sonu iyi bitmeyen ilaç testinde çalışıyorsun. Open Subtitles لديه ذوق سيئ في الملابس , وعمل فاشل بإختبار الأدوية
    Yine de yaptığı şey beynimde çok kötü bir tat bıraktı. Open Subtitles لكن لا يزال , هذا الشيء , بالتأكيد أنه ترك طعم سيئ في ذهني.
    Anne, sırf ben okulda kötü bir gün geçireceğim diye, kimsenin kaçıp gitmesine izin veremezsin. Open Subtitles امي ، لايمكنك ترك هذا الشخص يهرب فقط لأنني ربما يكون لي يوم سيئ في المدرسة
    - Ağzımda kötü bir tat bıraktı. Open Subtitles طعمها سيئ في فمي إنها كالديك الرومي والسمك
    Ama ayak sesleri duyduğunu ve evde kötü bir şey olduğunu söyledi. Open Subtitles لكنها قالت أنها سمعت وقع أقدام و أنها شعرت بشيئٍ سيئ في المنزل
    - Bu, erkekler için kötü bir yaş. Open Subtitles ذلك سن سيئ في الرجال، صحتهم تتدهور.
    Tanrım! Bir yerlerde kötü bir şey mi yedin? Open Subtitles أوه , jeez، إرتفعتَ a واحد سيئ في مكان ما , huh؟
    - Cloverdale'de kötü bir şey olduğunu biliyordu. Open Subtitles لا أفهم كان يعرف أنه كان هناك شيء سيئ في "كلوفرديل"
    Tanrım, lütfen "gönderilmiş" kutusunda kötü bir şey olmasın. Open Subtitles رباه! آمل ألا يوجد شيء سيئ في مجلد "مُرسل"
    Borsada kötü bir gün mü ? Open Subtitles يوم سيئ في السوق؟
    Bu, 70'lerde San Fernando Vadisi'nde çekilen kötü bir porno film müziği. Open Subtitles أمّا هذا فمقطع موسيقي لفيلم إباحي سيئ في السبعينات تمّ تصويره في وادي (سان فيرناندو).
    Şehrin kötü bir kısmında, sokakta hareket ediyor. Open Subtitles يقود في ممر سيئ في المدينه.
    - Evrende kötü bir gün, ha? Open Subtitles يوم سيئ في الكون؟
    Evet. Ayrıca yatakta da çok kötü. Open Subtitles نعم ، بالاضافة الى انه أمر سيئ في السرير
    - Hiç UFO avlamakta çok kötü olduğunu düşündün mü? Open Subtitles -هل فكرت بأنه من المحتمل أنك سيئ في تعقب الأطباق الطائرة؟
    Hayatıma çok kötü biri girdi ben de ona uykusunda saldırdım. Open Subtitles شخص سيئ في حياتي، هاجمته وهو نائم.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more