"سيتسبب" - Translation from Arabic to Turkish

    • sebep olacak
        
    • yol açacak
        
    • sebep olur
        
    • neden olacak
        
    O gerzek kardeşin bir gün senin de ölümüne sebep olacak. Open Subtitles إنهُ واحدٌ من تلك الأيام، التي سيتسبب بها أخوك المتخلف بمقتلك
    Beni seçtin çünkü sana arka çıkacağımı ve kovulmana sebep olacak bir karar verirken iki kere düşüneceğimi düşündüğün için seçtin. Open Subtitles لقد اخترتني لكي اغطي عليك و سأفكر مليا قبل اتخاذ قرار سيتسبب بطردك
    "Emniyetlerin kesilmesi madenlerin göçmesine sebep olacak ve şok dalgaları şok büyük bir..." Open Subtitles القطع خلال الرواسب الصلبة سيتسبب في انهيار المناجم .. والهزات الأرضية ستسبب
    Bunu önermiyorum. Beni devre dışı bırakmak ana güçte kayba yol açacak. Open Subtitles لا أنصح بالقيام بذلك ايقافي سيتسبب بفقدان الطاقة
    Bu tavır boş yere birçok kişinin ölmesine yol açacak. Open Subtitles هذا التصرف سيتسبب بمقتل الجميع بدون سبب
    Binlerce kişinin ölümüne sebep olur. Open Subtitles سيتسبب في الاف الموتى وهذا فقط ، ماذا
    Bu tür bir korkaklık, şehrimizin Amon'un eline düşmesine neden olacak. Open Subtitles ... هذا النوع من الجبن .... سيتسبب للمدينة فى
    Çünkü bu proje başarısız olursa çok büyük karışıklıklara sebep olacak. Open Subtitles لأن هذا المشروع سيتسبب بفوضى عارمة اذا انهار
    Agirlik noktasi degisimi arabanin hemen düsmesine sebep olacak. Open Subtitles سيتسبب التغيّر في الوزن إلى سقوط السيارة في الحال.
    Kendine bir iyilik yap, bu adamdan kurtul. Ölmene sebep olacak. Open Subtitles تخلص من هذا الرجل سيتسبب فى قتلك
    Sen ise, yakalanmama sebep olacak serserinin tekisin. Open Subtitles فلست سوى طفل صغير سيتسبب بالإطاحة بي
    Karar vermesi gerekecek efendim ve sanırım Easy Bölüğünden çok kişinin ölümüne sebep olacak. Open Subtitles يجب ان يتخذ قراراته, سيدي و... .. و سيتسبب في قتل العديد من الرجال في كتيبة "ايزي"
    Ölümüme ne sebep olacak, bilmiyorum. Open Subtitles "أنا لا أعرف ماالذي سيتسبب في قتلي
    Ölmemize sebep olacak. Open Subtitles إنه سيتسبب في قتلنا.
    Bu körlük kocanın ölümüne yol açacak. Open Subtitles الجهل الذي سيتسبب في مقتل زوجك
    Gururun, başarısızlığına yol açacak. Open Subtitles كبرياؤُكَ سيتسبب بهلاكك
    Jojo, araştırman mahvına yol açacak! Open Subtitles (جوجو)، بحثك الخاص سيتسبب بمقتلك! -00)}
    Hayır! Bu sadece Ann'in ölmesine sebep olur. Open Subtitles لا، هذا سيتسبب بقتلها.
    Ölümüne sebep olur. Open Subtitles ذلك سيتسبب بمصرعك
    Pekala, bu elektrotlar hareketsiz olan nöron zarı gerilimini nötrleştirecek bu da ani bir hücre faaliyeti artışına neden olacak. Open Subtitles حسنا، هذه الأقطاب سيتسبب يستريح غشاء الخلايا العصبية الخاص بك القدرة على يزيل الاستقطاب ،
    Bu bebek, ve açıkça sözcüğünü kullanıyorum, bir gün bizim ölümümüze neden olacak. Open Subtitles هذا الطفل، سأستخدم كلمة فضفاضة، سيتسبب بمقتلنا جميعا .

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more