Affedersin ama, bu avukatlarla bu profesyonel insanlarla, savcıyla kim ilgilenecek, çok merak ediyorum? | Open Subtitles | أعذروني لكن هؤلاء المحامين الناس المحترفين المدعي العام من سيتكفل بالموضوع ؟ |
Önünüzdeki üç yılı mahkeme salonlarında geçirdiğinizde anneniz ile kim ilgilenecek? | Open Subtitles | من سيتكفل برعاية أمك بينما أنت تقضين الثلاثة سنوات المقبلة في قاعات المحاكم؟ |
- Vergi işleriyle de o ilgilenecek. | Open Subtitles | سيتكفل أيضا بأمور مصلحة الضرائب. |
Sabah kapıcıya söylerim. halleder o. | Open Subtitles | سأخبر البواب فى الصباح وهو سيتكفل بالأمر |
Bir kaç laf, biraz saflık... Ve zaman her şeyi halleder. | Open Subtitles | بعض الكلمات الساذجة والوقت سيتكفل بالأمر |
Bu, temizlik masraflarını karşılar. | Open Subtitles | هذا سيتكفل بنفقات تنظيفه |
- Vergi işleriyle de o ilgilenecek. | Open Subtitles | سيتكفل أيضا بأمور مصلحة الضرائب. |
Benim için çalışıyor ve maaşıyla ilgilenecek tek kişi bu adam. | Open Subtitles | حسناً، إن (دونا) لم تعد تعمل عندك بعد اليوم هي تعمل عندي و الشخص الوحيد الذي سيتكفل بدفع راتبها هو هذا الرجل أمامك |
- Basınla kim ilgilenecek? | Open Subtitles | - من سيتكفل بالاعلام؟ |
Soğuk su kullansın. O halleder. | Open Subtitles | ستستخدم مياه باردة و هذا سيتكفل بالأمر. |
Ben Franklin herhalde hesabı halleder. | Open Subtitles | بين فرانكلين هنا سيتكفل بكل شيء |
Kahyam herşeyi halleder. | Open Subtitles | وكيلي سيتكفل بكل شيء |
- Anayurt Güvenliği olayı halleder. | Open Subtitles | -الأمن الوطني سيتكفل بذلك |
Gerisini o halleder. | Open Subtitles | - وهو سيتكفل بالباقي |
O konuda yapabileceğimiz bir şey yok ama bu para Arizona'nın rehabilitasyon masraflarını karşılar. | Open Subtitles | ليس هناك مايمكننا عمله بشأن ذلك، لكن هذا المال سيتكفل بإعادة تأهيل (أريزونا). |
Bütün testleri yapın. Hawks hepsini karşılar. | Open Subtitles | قم بجميع ذلك, سيتكفل بذلك (هوكس) |