"سيداً" - Translation from Arabic to Turkish

• efendi
• beyefendi
• efendisi
• 'Bay

Ben efendi olduğumda ondan çok daha kötü olacağım.
عندما أكون سيداً سأكون أسوأ منه كثيراً

Bu ne kadar saçma bir şey, beni konsey üyesi yapıyorlar ama efendi konumuna yükseltmiyorlar! ?
يضعوني في المجلس ولا يجعلوني سيداً ؟

Babam bütün paramızı, İngiltere'ye gelip kendi çiftliğinin sahibi bir beyefendi olmak için harcadı.
لقد أنفق أبى كل النقود التى كنا نوفرها ليعود إلى إنجلترا ليصبح سيداً مزارعاً فى بلده

Seni beyefendi olmamakla suçlayan birisi oldu mu Nick?
هل اتهمك أحدهم بأنك لست سيداً مهذباً يا نيك؟

Genç bir aslan için, bulunduğun yerin efendisi olmak adeta doğuştan gelen hakkın gibidir.
بالنسبة لأسدٍ يافع, فلكي تصبح سيداً لجميع اقرانك هو تقريباً يوم ولادتك.

Kimsenin efendisi falan değilim, anladınız mı?
لست سيداً لأحد، مفهوم؟

'Bay' olsaydım ipliğini pazara çıkaramazdım. Ben bir yoldaşım, Baycığım.
لو كنت سيداً لما استطعت كشفك أنا رفيق يا سيد

efendi kim, köle kim olacak?
من سيكون سيداً ومن سيكون عبداً

Bir daha ne köle olurum ne de efendi.
ولن أفعل هذا بعبد ثانية، ولن أكون سيداً

Her zaman iyi bir efendi olmuşumdur.
لقد كنت دائماً سيداً جيداً

Ama annemle babam beni bir beyefendi, seni katil olarak yetiştirdiğine göre bilgisayarımda disk birleştirme yapıyordum.
لكن بما أن والديَ ربيا سيداً محترماً، و والديكِ ربيا قاتلة، كنتُ أفرغ حواسيبي.

Bir beyefendi, bir tüccar, vesaire?
أكان سيداً مهذباً، تاجراً ربما؟

Kime beyefendi denir bilmiyorum.
لا أدري ماذا تدعو سيداً مهذباً

Onun mükemmel bir beyefendi olduğunu bildiğinden emin olmak istedim.
أريدك فقط أن تعرفي أنه كان سيداً مهذباً

Daha önce hiç öyle küçük bir beyefendi görmemiştim.
لم أرى سيداً صغيراً مهذباً من قبل

Birlikte birini Ölüm'ün efendisi yaparlar.
سوياً يصنعون سيداً للموت

Şimdi de yeni bir pislik bulmuş ve o da yolunda gitmezse eminim yeni bir Bay Yanlış çıkacaktır.
والآن لديها كلمة أخرى بذيئة ...وإذا لم يفلح هذا أنا متأكد أن سيداً آخر ...سيظهر من بعيد

- Öncelikle ben 'Bay' falan değilim.
-أولاً أنا لست سيداً