Cedar Lane Alışveriş Merkezi , yemek bölümü yarım saat sonra. | Open Subtitles | مركز سيدر ليين لتسوق مجمع الطعام فى نصف ساعه |
Lyndsey benim kuzenim Iowa, Cedar Rapids'ten. | Open Subtitles | ليندزى تكون قريبتي انها من سيدر رابدز ايوا |
Pekâlâ 3. nokta ya Arlington'da ya da Cedar Korusu'nda. | Open Subtitles | حسناً، النقطة الثالثة إمّا أن تكون (آرلينغتون) أو (سيدر غروف). |
Miss Cinnamon Cider yarışmasını sen kazanacaksın. | Open Subtitles | وثقي بي، أنت ستكسبين مسابقة سينامون سيدر |
Noel'i babamla, Seder'i annemle kutlarım. | Open Subtitles | أحتفل بعيد الكريسمس مع أبي وعيد - سيدر - مع والدتي |
Sana hiç Cedar Creek'deki isyanı anlatmış mıydım? | Open Subtitles | هل أخبرتك من قبل عن أعمال الشغب في سجن "سيدر كريك" ؟ |
Cedar Rapids'de yaptığı şeyle beni kandırıp Karanlık ile kaybolduğundan beri. | Open Subtitles | "منذ الحادثة في بلدة "سيدر رابدز و خاصة الآن عندما علمت أنه خدعني "و إستولى على "الظلام |
Rekâbet dışı. Cedar Knob? Böcekten farksız. | Open Subtitles | ليس لديهم مُسجلون أقوياء أما فريق (سيدر نوب) فلديه لاعبيين سريعين |
Cedar Rapids'e taşınmışlar ve birkaç çocuk doğurmuş. | Open Subtitles | وانتقلا إلى (سيدر رابيدز)، وأنجبت بضع أطفالٍ. |
Calvert ölünce Cedar Rapids'de yapacak şey kalmamış. | Open Subtitles | الآن (كالفرت) مات، ومما سمعت فقد جفّ نهر (سيدر). |
Cedar Brook'a yollar açıldıktan sonra bağlantıda olduğumuz bir ailenin yanına gitti. | Open Subtitles | ذهبت الي (سيدر بروك) للبقاء مع بعض العائلة اتصلنا بهم بعد ان أمنت الطرق |
Yarım saat ilerdeki Cedar City de kiralık bir araba yeri varmış. | Open Subtitles | (هناك مكان لتأجير السيارات في مدينة (سيدر حوالي ساعة من هنا . |
Iowa Davetli Gençler Şampiyonası, bu hafta sonu Cedar Rapids'te. | Open Subtitles | بطولات ( آيوا) للناشئين في (سيدر رابيدز) في عطلة نهاية الأسبوع |
Güvenlik kameraları onu 7-11'in hemen dışında Cedar Crest, New Jersey'de araba çalarken yakaladı. | Open Subtitles | -كاميرا مراقبة شاهدتها وهي تسرق سيارة خارج متجر (7-11) في (سيدر كريست) في (نيو جيرسي) |
Beverly San Vicente'deki Cedar's-Sinai Hastanesi'nde çoklu 10-34 bildirildi ekipler cevap verin. | Open Subtitles | 10-34s اود الابلاغ عن جريمه فى سيدر سينا وفي بيفرلي وسان فيسنتي، كل الوحدات تستجيب . |
- Ben Cedar Crest tarafındayım. Epey yağıyor. | Open Subtitles | أنا أعيش في (سيدر كريست) ويأتينا الكثير من الثلج. |
Bunu kazanmanın en iyi yolu Miss Cinnamon Cider Yarışması'nı kazanmak. | Open Subtitles | وما الطريقة الأفضل لفعل ذلك مِنْ فوزك بمسابقة ملكة جمالِ سينامون سيدر |
Miss Cinnamon Cider Yarışması'na Rose Hattenbarger de katılıyormuş. | Open Subtitles | روز هاتنبارجر ستَدْخلُ في مسابقة ملكة جمال سينامون سيدر |
Miss Cinnamon Cider benim için bitti. | Open Subtitles | أَنا انتهيت من من مسابقة جمال سينمون سيدر |
Tıp fakültesinden hiç Seder yemeğine katılmadan mı mezun oldun? | Open Subtitles | تخرجت من كلية الطب بدون ان تذهب الى سيدر ؟ (سيدركعشاء بطقوس يهودية لعيد الفصح) العبارة تعني "لماذا هذه الليلة مختلفة عن باقي |
Çitin üstünden atlar, diğer taraftaki Sader Tepesine bakardık. | Open Subtitles | كنا نقفز ونري جسر سيدر |