"سيريد أن" - Translation from Arabic to Turkish

    • isteyecektir
        
    • isterdi
        
    • ister ki
        
    • isteyeceğini
        
    İnan bana satmak istediğim şeyi almak isteyecektir. Open Subtitles و ما أريد أن أبيعه له ، صدقنى سيريد أن يشتريه
    Paris'in belli başlı yerlerini gezmek isteyecektir. Open Subtitles اٍنه سيريد أن يرى المواقع الرئيسية في باريس
    Caesar doğru yapmak isteyecektir. Aptal gibi görünmek istemez. Open Subtitles سيزار سيريد أن يتم عمله بشكل صحيح انه لن يريد ان يظهر مثل الأبله
    İddiaya girerim, haberleri olsa ülkenin yarısı senin ateşe atılarak idam edilmeni isterdi. Open Subtitles أراهن أن نصف الشعب سيريد أن يراك وأنت تحترق على الخازوق لو عرفوا ما الذى تؤلفة. ولكن لديك أصدقاء أيضا،
    Eğer onlar edebiyat dergisinde çalışsalardı, herkes edebiyat dergisinde çalışmak isterdi. Open Subtitles إذا كان لديهم عمل في المجلة فالجميع سيريد أن يحصل على عمل في المجلة الأدبية
    Bu surata karşı kim rol yapma oyunu oynamak ister ki! Open Subtitles من سيريد أن يلعب مع شخصٍ بهذا الوجه الكئيب؟
    -Kocanızla konuşmak istiyorum. -Jerome'un sizinle konuşmak isteyeceğini biliyorum. Open Subtitles أريد أن أتحدث إلى زوجك أنا أعرف أن جيروم سيريد أن يتحدث إليك
    Önce onun üzerinde araştırma yapmak isteyecektir... onu üsse geri gönderecektir analiz için. Open Subtitles إنه سيريد أن يدرسها اولاً، سيأخذها الى القطاع الرئيسي للتحليلات
    - Elbette. Savcı, seninle benim hakkımda konuşmak isteyecektir. Open Subtitles إذن، المدّعي العام سيريد أن يتحدّث إليكِ بشأني
    Şimdilik tamam fakat eminim ki eve döndüğümüzde baban daha yakından bakmak isteyecektir. Open Subtitles للآنِ، لكنّي متيقّنة بأن والدكِ سيريد أن يُلقي نظرة عن قرب حينما نعود للمنزلِ.
    Gazze'ye girdiklerinde Ayyaş onları görmek isteyecektir diye düşündüm. Open Subtitles أعتقدت انه بمجرد وصولهم إلي غزة سيريد أن يراهم
    Oyun sonrası bunalımını atlatmak isteyecektir. Open Subtitles سيريد أن يستعرض هزائمه السابقة
    Eğer yaptığın şeyi öğrenirse yaptığın şeyler için pişmanlık duymadan hayatına nasıl devam ettiğini bilmek isteyecektir. Open Subtitles لواكتشفما فعلتَه... فإنّه سيريد أن يعلم كيفيّة اقترافكَ ما تأثم دونما الشعور بالذنب
    Başkan, bu parayı nakit olarak görmek isteyecektir. Open Subtitles و "العمدة" ، سيريد أن يذهب لكي يرى الأموال نقداً
    Varun'un cezalandırılmasını isterdi, değil mi? Open Subtitles سيريد أن يدفع فارون الثمن غالياً ، أليس كذلك ؟
    O da böyle yapmamızı isterdi. Sevgili Fester. Open Subtitles كان سيريد أن تسير الأمور (علىهذاالنحو،الحبيب(فيستر.
    Fakat sana, Jack operasyon ve bu ülke için en iyi olanı yapmamızı isterdi dememe gerek yok. Kendisi için en iyi olanı değil. Open Subtitles .لا داعي أن أقول لك أن (جاك) كان سيريد أن نفعل أفضل ما في وسعنا لصالح العملية والوطن وليس لصالحه هو
    Ve muhtemelen bunu almanızı isterdi. Open Subtitles كان سيريد أن تحصل على هذا
    - Başkan Kirkman onu canlı isterdi. Open Subtitles الرئيس (كيركمان) كان سيريد أن نقبض عليه علي قيد الحياة
    Kim yanan bir takım elbiseyi giymek ister ki? Open Subtitles من سيريد أن يرتدي بدلة مشتعلة ؟
    Evet ama kim Fare Adam olmak ister ki? Open Subtitles نعم, لكن من سيريد أن يكون (الرجل الفأرة) ؟
    Sonunda babamızı bulduğumuzda beni görmek isteyeceğini sanmıyorum. Open Subtitles عندمانجدأبيفيالنهاية, لا أعرف إن كان حتى سيريد أن يراني

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more