Bunun çok kötü bir şey olduğunu düşünme, eğer öyle daha iyi hissedeceksen. | Open Subtitles | لا تحسبي أن هذا إنتظاراً ساحقاً، إذا كان ذلك سيشعركِ بالتحسّن. |
Eğer kendini daha iyi hissedeceksen, rüya da gerçek olmadı. | Open Subtitles | إن كان هذا سيشعركِ بأريحيةٍ ما فذلك الحلم لم يتحقق أيضاً |
Eğer içinizi rahatlatacaksa, bana da biraz gizemli birisi gibi geliyor. | Open Subtitles | إنه غامض قليلًا بالنسبة لي، أيضًا لو كان هذا سيشعركِ بالتحسن |
Eğer içinizi rahatlatacaksa, bana da biraz gizemli birisi gibi geliyor. | Open Subtitles | إنه غامض قليلًا بالنسبة لي، أيضًا لو كان هذا سيشعركِ بالتحسن |
Burada yapacağımız şey biraz garip hissettirebilir, ancak işimiz bittiğinde, tekrar görebileceksiniz. | Open Subtitles | ما سنفعله هنا سيشعركِ بالغرابه قليلاً ولكن عندما ننتهي |
Burada yapacağımız şey biraz garip hissettirebilir, ancak işimiz bittiğinde, tekrar görebileceksiniz. | Open Subtitles | ما سنفعله هنا سيشعركِ بالغرابه قليلاً ولكن عندما ننتهي |
Eğer iyi hissetmeni sağlayacaksa, ben de onu aramaya hazırdım. | Open Subtitles | , لو سيشعركِ هذا بتحسن كنت أفكر بالاتصال بالاخصائية |
Kendini daha iyi hissedeceksen geçmişimi daha iyi bilmek istiyorsan sorman yeter. | Open Subtitles | وإن كان الأمر سيشعركِ بتحسن إن أردتِ معرفة أي شيء عن تاريخي اسألي وحسب |
Ama kendini daha iyi hissedeceksen al. | Open Subtitles | و لكن خذيها ، لو أنّ هذا سيشعركِ بتحسن |
Eğer bu iyi hissetmeni sağlayacaksa o vampire dönüştü bende kafasını kestim. | Open Subtitles | حسنًا، إن ما كان هذا سيشعركِ بتحسن فقد تحول إلى مصاص دماء وقطعت رأسه |
İşte... Şunu iç. Daha iyi hissetmeni sağlar. | Open Subtitles | تفضلي، إحتسي هذا سيشعركِ بتحسن |