"سيعجبه" - Translation from Arabic to Turkish

• beğenir
• hoşuna
• hoşlanacağını
• bayılacak
• sevecektir
• sevecek
• beğenecek

Umarım Erik Winklestrauss Rodrigo'nun büyükannesinin küpelerini beğenir.
...حسناً نعم ، دعينا نأمل فقط أن إيريك وينكليشتراوس سيعجبه أقراط جدة رودريغو

Hem fazladan yeşil çaylı aldım. Belki onu beğenir.
‫معي شاي أخضر إضافي ‫ربما سيعجبه

Bence artık böyle seslensen hoşuna gider.
أعتقد أن هذا سيعجبه إذا تدبرت أمر تغييرها

Takım arkadaşlarından biriyle çıkmam Danny'nin hoşuna gitmeyecektir.
لا أعتقد أن دانى سيعجبه أنى أواعد أحد رفاقه

Ressamın bundan hoşlanacağını sanmam, kendisi Latino'dur.
لا أظن أن الرسام سيعجبه هذا، إنه لاتيني.

Babanın hoşlanacağını da sanmıyorum.
و لا أعتقد أن والدك سيعجبه ذلك أيضا

İşte şimdi bayılacak. Sihirli bir dokunuş, değil mi?
سيعجبه الطعم الآن لقد وضعتى لمستى السحرية

- Kardeşlerimi havaya uçurdum derim. Bunu sevecektir.
-بل فجرتهم , سيعجبه ذلك , و سيتفهم الأمر

Eminim bu köpek oraya çok sevecek.
وأراهن بأن ذلك الجرو سيعجبه المكان

Bir dahaki sefere, Shug Avery'nin sidiğini koyacağım bardağına... bakalım beğenecek mi?
"بالمرة القادمه سأضع بول (شوغ أيفري) بالكأس" "لنرى كيف سيعجبه ذلك"

Sence beğenir mi?
هل تعتقد ان هذا سيعجبه ؟

Sence baban beğenir mi?
تعتقد أن أباك سيعجبه هذا؟

Xander beğenir mi sizce?
أتعتقدون أن أكساندر سيعجبه ؟

hoşuna gider sanmıştım.
ظننت بأنّ ذلك سيعجبه وأنّه يعجب بقية الرجال

Eyvallah, ama amcamın pek hoşuna gitmez. Arkamda dur.
يبدو هذا ممتعا لكن لا أظن أن عمي سيعجبه الأمر

- Hey, oğlan olayı kapmaya başladı! - hoşuna gideceğini biliyordum.
إنــظر لقد خرج الولد من هـنـا - لقد خمنت أن سيعجبه -

Bundan hoşlanacağını sanmıyorum.
أنا فقط لا أظن أن الأمر سيعجبه

- Bundan hoşlanacağını düşünüyor musun?
اتعتقده انه سيعجبه ذلك؟

Aslında o Bay Hong'un en özel içkisi ve yabancıların onu içmesinden hoşlanacağını hiç sanmıyorum.
إنه الاحتياطي الخاص (للسيد (هونق لا أعتقد أنه سيعجبه أن يأخذ الغرباء أغراضه

- SkyMall'ın siparişi nakliyata hazırmış. - Patron bu habere bayılacak.
طلبية "سكاي مول" جاهزة للشحن - الرئيس سيعجبه هذا -

Oraya bayılacak.
سيعجبه المكان هناك

Bu kısmı sevecektir.
وقرأه الكتاب المقدس سيعجبه هذا الجزء

- Ryan o elbiseyi sevecek mi?
هل (ويل رايان) سيعجبه هذا الثوب؟

- Sence bunları beğenecek mi?
هل تعتقدي سيعجبه هذا