"سيعطني" - Translation from Arabic to Turkish

    • bana
        
    • verecek
        
    Yıllardır bana kendi şirketimi kurmak istersem bana kaynak sağlayabileceğini söylüyordu. Open Subtitles يخبرني منذ سنوات انة سيعطني مال التاسيس لو كنت قررت واتخذت خطوة انتقالية كبيرة لانشا متجري الخاص
    Hayatını kurtardığımı bilmesi bana gereksinim duyacağım bir avantaj verecek. Open Subtitles هذا سيعطني الإمتياز الداخلي الذي سوف أحتاجه
    - Biri bana karaciğerini vermediği sürece, hiçbir şey. Open Subtitles ‏ ليس بوسعنا شئ إلا اذا كان احدهم سيعطني كبداً
    Kim bu doğunun mistik çiçeği için yüz Dinar verecek? Open Subtitles من سيعطني مئة دينار مقابل هذه الزهرة الشرقية الساحرة؟
    Yol verecek mi diye, gizli kapıya omuz atıyorum. Open Subtitles أدفع لكتفي للباب السري لأرى إن كان سيعطني طريقاً
    Eğer şu an Freddy'le seks yapsam, bu bana tüm hafta Freddy'nin seksinden uzak kalma gücü verir. Open Subtitles لو أقمت علاقة مع فريدي الأن سيعطني ذلك قوة لامنع نفسي عن اقامت علاقة مع فريدي لباقي الاسبوع
    Bu adam bana fahişenin teki için 9.000 dolar para verecek. Open Subtitles هذا الرجل سيعطني 9 آلاف دولار مقابل عاهرة واحدة.
    O kız bir sikişte bana 900 papel kazandırıyor. Open Subtitles هذا الرجل سيعطني 9 آلاف دولار مقابل عاهرة واحدة.
    bana süt ve kurabiye verip ninni de söyleyecek mi? Open Subtitles هل سيعطني أيضاَ الحليب والبسكويت ويغني لي أغاني الرضع " لالوباي " ؟
    bana odaklanabileceğim bir şeyler verecek. Open Subtitles سيعطني شيء ما لأضع تركيزي عليه
    "Fakat ocak için yakacak odunu unu ve yağı bana kim verir ki?" dedi Nanon. Open Subtitles "قالت نانون: لكن من سيعطني حطبا من أجل الفرن... و دقيق، وزبدة"
    Belki de onu bana verir. Open Subtitles ربما سيعطني أياها

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more