"سيلتقي" - Translation from Arabic to Turkish

    • buluşacak
        
    • görüşecek
        
    • tanışacak
        
    • buluşacaktı
        
    • buluşacağını
        
    • nafaka ile
        
    • buluştuğumu
        
    İçen birisiyle buluşacak olmalı. Open Subtitles لذا فأعتقدُ بأنّه سيلتقي بأحدٍ ما يحتسي الخمر.
    Düşmanın durumunu kontrol edecek bir keşif birliğiyle buluşacak. Open Subtitles سيلتقي بفرقة استطلاع لتفقد قوة العدو
    Salı günü Mısır'dan İslamik Cihad birlikleriyle görüşecek. Open Subtitles سيلتقي مع حركة الجهاد المصري الإسلامي يوم الثلاثاء
    Kocası falan ölmüş olan bir hostesle tanışacak. Sonra konuşmaya başlayacaklar ve kadın ona açılacak. Open Subtitles سيركب في تلك الطائرة و سيلتقي بمظيفة طيران
    Ve o da gelebildiği zaman benimle buluşacaktı. Open Subtitles وأنّه سيلتقي بي عندما يستطيع.
    Bizimle evde buluşacağını söylemiştin. Open Subtitles لقد قال بأنه سيلتقي بنا في المنزل
    Hayır, Chuck nafaka ile ilgili çözüm bulmak için onunla konuşuyor. Open Subtitles لا, تشاك سيلتقي معها للعمل على تسوية
    Kardeşinizin onunla buluştuğumu öğrendiğimde onların yaşadığı sürprizi ve benim utancımı düşünün. Open Subtitles تصور تفاجئهم و إنحراجي, بمعرفتهم أنه سيلتقي مع أخوك
    bu çakal Denise'in yerine benimle buluşacak! Open Subtitles هذا النذل يظن أنه سيلتقي بها هناك، لكنه سيجدني أنا!
    Başkan ve First Leydi, Johnson ve Bayan Bird ile buluşacak. Open Subtitles سيلتقي الرئيس والسيدة الاولى مع جونسون والسيدة بيرد /وينستون لوسن وفوريست سوريلس - المخابرات الامريكية -دالس ـ/
    Cennetin suları, dünyanın suları ile buluşacak. Open Subtitles مياه السماوات سيلتقي المياه الأرض.
    Müdür bey bizimle mahzende buluşacak. Open Subtitles القيمُ على المتحف سيلتقي بنا في السرداب
    Bizimle Boston'da buluşacak. Open Subtitles سيلتقي بنا في بوسطن
    Altı Ölüm Defteri'ni bulursan Light seninle orada görüşecek. Open Subtitles أجمعي مذكرات الموت الست ولايت سيلتقي بك في المكان
    Evet. Yönetim kurulu ile kim görüşecek? Open Subtitles أجل ، إذاً من سيلتقي بالإدارة ؟
    Prens sizinle görüşecek. Open Subtitles سيلتقي بكِ الأمير الآن. الأمير؟
    4. bölümde Jacob, bir aziz olmak isteyen Benedikt ile tanışacak. Open Subtitles الفصل الرابع وفيه: يعقوب سيلتقي بـ "بنديكت" الذي يُريد أن يصير قدّيساً
    Bu ufak adam bu kadar şeyden sonra büyük annesiyle tanışacak. Open Subtitles إذن هذا الصبي سيلتقي بجدّته بعد كُل هذا
    Bu sabah dul kadınla buluşacaktı. Open Subtitles - سيلتقي الأرملة هذا الصباح
    - Kiminle buluşacaktı? Open Subtitles -مع من كان سيلتقي ذلك اليوم؟
    Tamam, biz MI6'la marinanın neresinde buluşacağını biliyoruz. Open Subtitles MIحسناً, نحن نعلم الميناء الذي سيلتقي به مع ال6
    Kiminle buluşacağını öğrenmemi sağla. Open Subtitles دعني أعلم مع من سيلتقي
    Hayır, Chuck nafaka ile ilgili çözüm bulmak için onunla konuşuyor. Open Subtitles لا, تشاك سيلتقي معها للعمل على تسوية
    Kardeşinizin onunla buluştuğumu öğrendiğimde onların yaşadığı sürprizi ve benim utancımı düşünün. Open Subtitles تصور تفاجئهم و إنحراجي, بمعرفتهم أنه سيلتقي مع أخوك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more